26 Ocak 2011 Çarşamba

Güle Güle "Rafa Slam"

Nadal, Ferrer'e üç sette kaybetti ve "Rafa Slam" hayaline nokta koydu. Olabilir... Zaten çok net olarak favori de değildi bu turnuvayı kazanmak için, ben de kazanacağından şüpheliydim. Çeyrek finale gelinmesine rağmen hala 3 haftalık hastalıkla uğraşması aklımı karıştırıyordu ve bugünkü maçta bunun üstüne bir de daha maçın başında bacağından yaşadığı sorun eklenince ve karşıda da iyi oynayan bir Ferrer olunca yenilgi kaçınılmaz oldu. Sağlıklı bir Nadal olsaydı bu maçı kazanabilir miydi geyiğine girmeye pek gerek yok. Sonuçta teniste oyuncuların performansları önemli bir ölçüde rakiplerinin performansına göre şekilleniyor. Ferrer'in istikrarını tebrik etmek lazım. Yanılmıyorsam Darren Cahill turnuva öncesi "erken elenecek seribaşı" seçimini Ferrer'den yana kullanmıştı, ki Cahill'in ne kadar iyi bir antrenör olduğunu biliriz. Onu da yanıltmayı başardı. Kariyerindeki ikinci slam yarı finali bu ve hatırlatalım, hala 2011'de yenilgisi yok. Murray ile oynayacak. Onla oynadığı 5 maçın 3'ünü kazanmış ama sert kortta Murray iki maçı da almış. Çekişmeli maç olur ama buraya kadar yıpranmadan gelen Murray favoridir kanaatimce. Bugün koşamayan Nadal karşısında 40'ın üstünde winner vuran Ferrer, muhtemelen o sayının yanına bile yaklaşamayacak savunma konusunda Nadal ile beraber şu andaki en iyi oyuncu olan Murray karşısında.

Nadal'ın sakatlığına gelirsek... Ne olduğunu bilmiyoruz tam olarak, çünkü Nadal da basın toplantısında "sakatlığımla ilgili bir şey söyleyemem, çünkü ben de bilmiyorum" dedi ama sonra eklediği "sakatlıkla ilgili konuşmak istemiyorum çünkü böyle olunca kaybederken hep sakatlığımdan şikayet etmiş görünüyorum, Ferrer çok yüksek seviyede oynadı, onu tebrik etmek lazım" demesi beni işkillendirdi. Yani söylediği şey yanlış değil ama sakatlığını biliyormuş ama sırf eleştiri almamak için ne olduğundan bahsetmek istemedi, sadece "evet sakatlık sorunum var ama detaya giremem" diyerek konuyu kapattı. Umarım ciddi değildir ama basın toplantısında neredeyse ağlayacak hale gelmiş. Kortta da hiç ama hiç iyi görünmüyordu maçın başından beri. Geçen sene de böyle bir sakatlığın ardından toprak sezonu ilaç olmuştu ona, yine toprak sezonu çok uzakta değil, iyi haber bu Nadal için en azından. En basitinden bir Monte Carlo şampiyonluğuyla burada kaybettiği özgüvenin bir kısmını geri alabilir.

Diğer çeyrek final maçını da kısaca geçelim. Dolgopolov, Murray karşısında yenilmesine rağmen set almayı başardı. Maçı yarı uyanık halde izledim ve hatırladığım, Dolgopolov'un etkili vuruşları ve Dolgopolov'un basit hatalarıydı. Murray çok silik kaldı ama bu maçta zaten çok öne çıkmasına gerek yoktu. Karşısında fazlasıyla inisiyatif alan bir rakip varken ona göre oynadı, kazanacak hamleleri gereken yerde yaptı ve kazandı. Murray'nin kura şansı da yanında ve üst üste ikinci sene Avustralya Açık finali yakın gözüküyor onun için. Eğer finale çıkmayı başarıp orada kaybederse nasıl bir psikoloji içerisine girecek, onu da merak ediyorum...

Ayrıca araya sıkıştıralım, Murray, Eurosport stüdyolarında Barbara Schett'e verdiği röportajda Djokovic-Federer maçını Djokovic'in kazanacağını düşündüğünü söyledi. Geçen seneden beri Federer'e olan soğukluğu maç tahminlerine de yansıyor artık. Olası bir Murray-Federer finalinde, maç öncesi açıklamalarını merakla bekliyorum ama olmasın öyle bir final, Ferrer-Djokovic olsun!

10 yorum:

orion dedi ki...

Ferrer'i AO finalinde görmeyi pek istemem açıkçası. Aman kirpi duymasın

Russell dedi ki...

duyamaz zaten, birkaç gün buralarda olmayacak. :)

Beril dedi ki...

zaten "rafa slam" yapmasını falan beklemiyordum hatta ferrer'e de yenilebileceğini düşünüyordum ama böyle değil, sakatlanmsına, hastalanmasına daha çok üzüldüm :(

sekoser dedi ki...

Federer-Ferrer olsun. En sevdiğim iki tenisçi.

tuğba dedi ki...

hımm federer-ferrer soğukluğu nerden geliyor hatırlayamadım ben?

Russell dedi ki...

Anlayamadım soruyu, pardon?

tuğba dedi ki...

düzgün soramamaşım çünkü. işgal ettim buraları özür diliyorum. son paragraftaki murrayi ferrer olarak algılamışım. artık nasıl bir okuma şekliyse. kırk yılın başı yorum bırakayım dedim onda da madara oldum iyi mi:)

Russell dedi ki...

Yok yahu ne olacak :) Şuraya girip okuyan günde 100 kişi. Ben de sorduktan sonra baktım, o Murray'i Ferrer olarak algılamış olabileceğini düşündüm. İstediğin kadar işgal edebilirsin, yorumlarla güzel.

aliye dedi ki...

murray, federer'e soğukluğundan değil de öyle olmasını istediği için demiştir onu..

kirpi dedi ki...

@ orion & russell

Iste geldim burdayim! Ben bu iste ustayim!! :D

Ben Ferrer'i finalde, hatta abartiyorum sampiyon olarak gorsem uzulmem. Bunun Ferru'nun benim prensim olarak ilan edilmis olmasi ile ilgisi yok :).

Ferru'nun Murray ve Djokovic'ten temel iki farki var. Hatta ilk 10'daki diger oyunculardan da: birincisi istikrarli, ikincisi azimli olmasi. Bu iki ozellik Berdych'te olsa Berdych 7, Ferru 6 numara olmazdi su an. Veya yine bu ozellikler Murray ve Djokovic'te olsa Ferru sampiyon olamaz zaten. Bunun sebeplerini daha once konustuk, bu adam yetersiz. Hem fizik hem de guc olarak. Azim ve istikrar benim teniste gormek istedigim iki unsur. Bu iki unsur WTA'da daha az oldugundan ben ATP'yi daha cok seviyorum zaten. Ve yine bu yuzden Ferru kazansa sevinirim, cunku onun kazanmasi bu iki ozelligin zaferi olur.