Bu aralar aslında epeyce laf dalaşı oldu da en tazesi Tomic ile Federer arasında.
Son bir kaç ayda polisle başını birkaç kez belaya sokmayı başaran (hepsi de aşırı hız yapmaktan sanırım) Tomic ile yılların eskitemediği "trash talker" Federer Avustralya Açık öncesi potansiyel bir üçüncü tur maçı nedeniyle hafif atışmışlar.
Federer'e sormuşlar, "3 Tomic gelirse naaparsın?" diye. O da demiş ki, "O önce 3. tura bir gelebilsin de...". Yavaş gelsin, saçı başı dağılmasın demiş bir yerde. Bildiğiniz üzere Tomic nazı, cazı ve de gazı biraz fazla olan bir genç olduğundan Sydney şampiyonluğundan sonra her türlü şımarık hal ve hareketi bekliyorum ben kendisinden. O nedenle erkenden elenmesi de gayet mümkün aslında. Federer'inki yerinde bir uyarı.
Aynı soruyu Tomic'e sorduklarında o da Federer'in verdiği cevabı vermiş "O da önce 3. tura......." diyerek. Aslında tabi bu beyanatlar buraya yazdığımızdan daha yumuşak ifade edilse de neticede iki taraf da aynı mesajı vermiş.
Tomic'e teknik ve artistik yönden "0" puan veriyorum. Öncelikle çeyrek final serisi olan adamın 3. turuna şüpheyle baksan bile bunu telaffuz etmeden önce insan bir düşünür. Artistik puanı da sıfır, zira yaratıcılık yok. Kopya çekmiş resmen.
O değil de şu satırları yazarken yine Rafa'yı özledim. Hiç böyle tartışmalara girmezdi benim kuzum. Bir sonraki maçından sonraki hiç bir maç için kesinlikle yorum yapmazdı. Zeten özlemeye yer arıyordum, bu da vesile olmuş oldu.