13 Ağustos 2011 Cumartesi

Rogers Cup: Insert Coin

Adam yenilmek bilmiyor. Çok yoğun geçen 6 ayın ardından tatiller yapıldı ve özellikle "consider" diye tabir ettiğimiz top 4 oyuncularının biraz ham olmasını bekliyorduk Kanada'da. Nadal, Federer ve Murray çeyrek finale dahi gelemeden elendiğine göre pek yanılmış sayılmayız. Aslında Djokovic de Davydenko ve Cilic maçlarında çok iyi tenis oynamamıştı. Özellikle Davydenko maçında uzun süreden sonra ilk kez bu kadar kötü göründü ama Nadal, Federer ve Murray'den farkı kazanma alışkanlığı ve özgüven fazlasıydı.

Bu gece oynanan çeyrek final maçındaysa yine bu sezon o alıştığımız duvar misali tenisini korta yansıttı. Çekişmeli geçen ilk 3 oyunun ardından vitesi arttıran Djokovic, ikinci sette Monfils'in işi iyice şaklabanlığa vurmasıyla genel sezon gidişatını özetleyen bir galibiyete daha imzasını attı 6-2/6-1'lik skorla. Maçtan sonra yapılan röportajda da bu turnuvada oynadığı en iyi maç olduğunu söyledi ve rahat, kendinden emin gözüküyordu.

Günün diğer maçlarını izleyemediğim için bir şey diyemiyorum. Almagro-Tsonga maçının son oyununu gördüm sadece. Tsonga servis kırma puanlarıyla karşılaşmasına rağmen servisine tutunarak maçı 2 sette çok zorlanmadan kazanmayı bildi. Yarı finalde beklediğimiz eşleşmeyi mundar etmemiş oldu böylece. Öbür yanda Fish ile Tipsarevic oynayacakken, Tsonga-Djokovic eşleşmesi iki oyuncu için de biraz haksızlık gibi duruyor. Hadi oradan Djokovic'in neyine haksızlık, adam bütün sene milyon tane turnuva kazandı derseniz boynumu eğerim. Tsonga için kötü kura olduğuna kimse karşı çıkamaz ama. Şu oynadığı tenisle tablonun diğer tarafından çok rahat finale yürürdü. Yine de ufak bir şansı olacak ama bugün Monfils maçında vitesi yükselten Djokovic'in yarı final aşamasından sonra tekrar ilk maçtaki tenisine dönmesini beklemiyorum.

Kadınlarda ise sürprizler kesilmiş. Bunları da izleyemedim. Voskoboeva ve Vinci ikişer sette kaybettikleri maçlarla buraya kadar dediler. Formunu Amerika Açık'a doğru giderek yükselten Radwanska ise Petkovic'e geçen haftaki Carlsbad'ın rövanşını vermedi. Serena ise dünkü gibi Safarova karşısında da 1-0 geriden gelerek kazandı.

Stosur-Radwanska ve Azarenka-Serena eşleşmeleri var. Erkekler tenisini kadınlar tenisine göre çok daha beğenen biri olarak bu iki maçı da izlemeyi Fish-Tipsarevic maçını izlemeye tercih edeceğimi söyleyebilirim. Ha, dışarıda olacağımdan hiçbirini izleyemeyeceğim, orası ayrı mesele. Radwanska ve Azarenka bence favoriler burada. İkisi de buraya kadar çok daha rahat geldiler rakiplerine göre. Özellikle Serena ikidir tekliyor, bu sefer Azarenka onu durdurabilir. Normalde bile grand slam dışında turnuva kazanamayan Serena 1 yıl aradan sonra gelip 2 tane önemli turnuvayı üst üste kazanırsa kapatıp gidelim zaten.

12 Ağustos 2011 Cuma

Montreal ve Toronto'da Sürprizler

Bu sene erkeklerde Montreal, kadınlarda Toronto'da düzenlenen Rogers Cup'ta çeyrek final eşleşmeleri belli oldu. 2. turdaki sürprizler bugün 3. tur maçlarıyla da devam etti ve turnuvanın hem erkekler hem kadınlar versiyonunda oldukla ilginç çeyrek final eşleşmeleri oluşmuş oldu.

Kadınlarda 1 ve 2 numaralı seribaşı isimler ilk maçlarında turnuvayı veda ettiler. 1 numaralı seribaşı Wozniacki 5-1 önde olduğu ikinci seti kaybetti Vinci'ye karşı. Clijsters ise ilk setini kazandığı maçtan ikinci setin başlarında sakatlığı sebebiyle çekilmek zorunda kaldı. Bartoli de daha sonra turnuvanın sürprizi haline gelecek olan elemelerden ana tabloya yükselen Kazak raket Galina Voskoboeva'ya mağlup oldu.

İşte o Voskoboeva, sürprizlerine Pennetta ve Sharapova'yı yenerek devam etti ve dünya 135 numarası olarak adını çeyrek finale yazdırdı. Çeyrek finalde rakibi buraya kadar çok rahat gelen Azarenka olacak. Rüyanın sona ermesi büyük ihtimal... Diğer sürpriz ikinci turda Wozniacki'yi eleyen Vinci oldu, ki kendisi ilk turda da Wickmayer'i yenmeyi başarmıştı. Bugün de 3. turda Ivanovic'i 2 sette devirmeyi başardı. Bu üç önemli oyuncuyu geçerken set bile kaybetmemesi önemli bir anekdot olarak göze çarpıyor. Çeyrek finalde rakibi Stosur. Bugün Li karşısında rahat kazanmasına rağmen çok iyi oynadığı da söylenemez. Vinci'nin şansı olacaktır.

Diğer çeyrek final eşleşmeleri Petkovic-Radwanska ve Serena-Safarova olarak oluştu. Petkovic-Radwanska geçen haftaki Carlsbad yarı finalinin rövanşını oynamış olacaklar böylece. Safarova da 9 yıllık sevgilisi Berdych'ten ayrıldıktan sonra fişek gibi maşallah. Aynı olumlu etki Berdych için de söz konusu ki sıra da tam ona geldi...

ATP'deki turnuvada sürprizler daha bir şaşırtıyor. WTA'ya zaten alışığız falan diyip geçiyoruz ama en son ne zaman bir masters turnuvasında 2, 3 ve 4 numaralı seribaşı oyuncular çeyrek finale gelemeden elenmiş? Bunu bilmiyorum ve bu saatte tek tek elle bunu keşfetmeye uğraşmak da zor geliyor. Ama şunu biliyorum ki 2 numaralı seribaşı Nadal, 2008 Roma'dan bu yana ilk kez bir masters turnuvasında ilk maçında kaybetti. Roma'da kaybettiği ilk maç da toprakta gayet iyi bir oyuncu olan Ferrero'ya karşıydı. Üstelik Nadal, Roma'ya turnuva kazanarak, nispeten yorgun gelmişti ve onun etkileri vardı üzerinde.

Murray ve Nadal ilk maçlarında yenildiler. Federer ise birkaç saat önce 3. tur maçında Wimbledon'da yenildiği Tsonga'ya bir kez daha yenildi. 3 sette kaybettiği maçta son sette 5-0 geriye düştü. Eğer bir servis daha kırdırsa sert kortlarda kariyerinin ilk "bagel"ini yemiş olacaktı. Set 6-1 bitti ve ucuz kurtuldu neyse ki.

Aynı tarafta olan Murray ve Nadal erken elenince meydan diğerlerine kaldı. Biraz önce Safarova üzerinden değindiğimiz Berdych ve Fish şu an burada öne çıkan isimler. Tablonun o tarafında Fish-Wawrinka ve Berdych-Tipsarevic eşleşmeleri oluştu. Ben açıkçası Gulbis'in Fish'i yenmesini bekliyordum. Yakın da geçti maç ama kazanamadı. Los Angeles finalinde 2 hafta önce mağlup etmeyi başarmıştı Gulbis, Fish'i. Onun da intikamını olmuş oldu böylece Mardy. Berdych'i hiç izlemedim ama görenler iyi oynuyor diyor. Fish ve Wawrinka yıpratıcı maçlar oynadılar ve bir yıpratıcı maç daha birbirlerine karşı oynamaları olağan. Dolayısıyla Berdych bu tarafta final için favorim. Çeyrek finale kalanlar arasında seribaşı olmayan tek isim Tipsarevic ise kariyerinin ilk masters yarı finalini arayacak, onu da unutmadan ekleyelim.

Tablonun sol tarafında ise bana göre turnuvanın gerçek finali oynanacak. Djokovic-Monfils ve Tsonga-Almagro eşleşmeleri oldu orada. Almagro, Gasquet'i ilk sette 5 set puanı çevirdiği maçta 2 setle geçti. Bugün Federer'e karşı izlediğim Tsonga'nın karşısında, hele bu hızlı kortlarda şans tanımıyorum İspanyol'a. Djokovic de Monfils'e karşı ağır favori tabii. Burada büyük bir sürpriz olmaz da Djokovic-Tsonga yarı finali olursa, işte o bahsettiğim turnuvanın benim için asıl finali olan o eşleşme ortaya çıkar. Tsonga dengesizin teki tabii. Finale gelip orada herhangi birine de kaybedebilir ama Djokovic'in önündeki tek ciddi engel Tsonga gibi gözüküyor...

11 Ağustos 2011 Perşembe

10 Ağustos 2011 Çarşamba

Video: Ne Oldu Orada?

Haftanın bugüne dek en şok sonucu olan Murray-Anderson maçına bir göz atalım.



Minik kuş olması gerektiği gibi kelebek gibi uçup arı gibi sokmuş. Bu adamın bu boyla bu kadar hareketli olabilmesine şaşırırken, bu özelliğinin etkili kullanıldığında iyi bir silaha dönüşebileceğinden bahsetmiştik. Anderson'un videoda görünen en büyük sorunu file önünde reflekslerinin yetersiz kalması.

Andy Murray'de ilk dikkatimi çeken tuhaflık geri çizgideki hareketlerindeki tuhaflık. Belki bana öyle gelmiştir ama bir ara sanki Andy Roddick izliyormuş gibi izledim kendimi. Yön değiştirmedeki beceriksizliği dışında rallilerde de güçsüz ve etkisiz vurmuş. Returnler kötü rakip de iyi servis atınca yenilgi kaçınılmaz olmuş sanırım.

8 Ağustos 2011 Pazartesi

Nadal ve Venus'ten Haberler Kötü

Nadal'ın Wimbledon'daki sakatlıktan beri iyi çalışamadığı sürekli yazılıp çiziliyor ve sakatlığının bahsedildiği kadar çok da ufak olmadığı söyleniyordu. Bugün başlayacak Rogers Cup öncesi Nadal bunu doğrulamış yaptığı açıklamalarla. Sol ayağındaki sakatlığın tamamen iyileşip iyileşmediğinden emin olmadığını söyleyip, bunu görebilmesi için korta çıkıp maç oynaması gerektiğini vurgulamış. Ayrıca buraya çok iyi hazırlanamadan geldiğini de eklemiş. Rafa ketum insandır. Bazen dedikleriyle gördüklerimiz tutmaz. Böyle düşününce benim akıl direk Inception moda geçiyor tabii. Oyun içinde oyun kuruyor ve Nadal'ın bu açıklamalarını baskıyı üzerinden atmak istemesi olarak yorumluyorum. Böyle yorum mu olur be? Sahurdan sonra uyumadan bu saate kadar (10.00) bekleyince kafa bu hale geliyor işte. Paranoya diyelim biz ona, paranoya.

Venus direkt turnuvadan çekilmiş. Ama onun sıkıntısı sakatlık değil neyse ki, hastalığı varmış. Çekilmese ilk turda Ivanovic ile karşılaşacaktı. Ivanovic için kötü olan kura bir nebze olsun açılmış oldu böylece. Elemelerden gelen Zhang Shuai ile oynayacak Ana.