19 Mart 2011 Cumartesi

Ilk Finalist Rafa

Rafa Del Potro'yu pek de beklenmeyen bir sekilde rahat bir skorla yendi: 64-64.

Pek beklenmiyordu bu zira Nadal son maclarini iyi oynamamisti. Somdev macinda kotu, Karlovic macinda meh, ciftlerde yine iyi degil. Bugunku mac da oyle basladi ki ben "Niye boyle bir rezaleti izliyorum?" dedim macin basinda.

3 oyunda tam 9 basit hata yapti Nadal. Hem de oyle boyle hatalar da degil. Maci sesi kisik izledim, eminim hakemler "Fault" demeye tenezzul bile etmemislerdir. Dedim bu mac Del Potro'nun. Nadal kortta sacini basini yoluyordu zira. 3-0 geriye dusmustu.

Ama ayni Rafa ne kadar kotu de oynasa, ne kadar kendine de kizsa kopmadi iste mactan. Zaten biz de onu bu nedenle sevmiyor muyuz? Macin kalaninda son gunlerdeki kotu performansinin etkilerini hem kendi ustunden hem de izleyenlerin aklindan sildi.

Del Potro iyiydi bence. Hala zayif vuruyor gibi ama bu gayet normal. Hareketliligi cok iyiydi, filede de iyiydi. Hela Rafa'nin ayaklarin dibine attigi bombalar muthisti ama iste bu numaralar Nadal'a islemiyor. Inanilmaz cevirdi bunlari Rafa.

Nadal macta hem filede iyiydi, hem de ralillerde kortu cok iyi acti. Mac boyunca genelde kortun merkezinde kaldi, Del Potro'dan az kostu. Gectigimiz maclarda bunu cok iyi yapamiyordu. Ritmi de iyi degistirdi. Demem o ki su son bir iki macinin kotu etkisini ustunde tasimasa cok daha rahat bitirecekti maci. Nasil ki 2009 US Open'da Nadal'in karninin yirtik olmasi macin sonucunu degistirmediyse, burada da 2009 model Del Potro da gelse sonuc degismeyebilirdi. Cunku her seyden once Nadal daha dogru oynadi.

Macin basinda felaket olan Nadal servisleri ikinci setin sonuna dogru epeyce duzeldi. Finalde basit hatalarini da azaltirsa sampiyonluk icin sansi olabilir.

Ekleme: Nadal mactan sonra demis ki "2009 USO macinda 3 cm yirtik vardi karnimda. Ama olmasaydi da yenilirdim. 6-2'lik setlerle degil, ama yenilirdim." Adamimsin Rafa ne diyeyim...

Video: "At Lopez'e! At Lopez'e!"

Süper Zekayım, Cin Gibiyim!

Ben demiyorum, Bartoli diyor. 170 IQ'su varmış da, efendim çocukluğunda yaptırmış testi de bununla övünmeyi sevmezmiş de, falan da filan da... Yemezler Bartoli. Aha bu da sana arkadaş.

IW'de Son Durum

Bayanlarda Wozniacki-Bartoli finali olacak. Bartoli Wickmayer'i, Wozniacki ise Sharapova'yi dagitmis.

Erkeklerde Djokovic 6 oyun biraktigi macta Gasquet'i gecti gunun ilk macinda. Federer ve Wawrinka macinda ise buyuk supriz (!) oldu ve mac cekismesiz gecti. Federer kazandi tabi.

Bu ikili tekler macinda yorulmamalarini faydasini cifler macinda gorduler ve her iki sette tek break ile sirinleri turnuvadan elediler. Maci izlemedim ama anlatilanlara bakilirsa tahmin ettigim gibi ozellikle macin basinda Lopez'e yuklenmis Isvicreliler. Aslinda yine iyi dayanmis da setin sonuna dogru Nadal servis kirdirmis. Ikinco sette ise Lopez. Sirinler oldukca kotu servis atmislar. Federer ve Wawrinka ise daha dengeli gorunuyorlar. Finali Dolgopolov ve Malisse ikilisi ile oynayacaklar. Garip gelebilir ama icimden bir ses Dolgo/Malisse ikilisinin biraz daha sansli oldugunu soyluyor. Sebebi Malisse'nin ciflere daha aliskin olmasi ve Dolgopolov'un sira disi tarzi. Ozellikle Dolgo'nun tahmin edilemeyen vuruslari ve iyi refleksleri avantaj getirebilir ancak ikilinin bugun sirinler gibi %49'luk ilk servis yuzdesi ile oynamamasi lazim her seyden once.

Johannson Tenisi Yine Birakti

Birakmasinin sebebini "Yetti artik" diyerek ozetlemis Johannson. Artik tenis oynamak istemiyormus.

Gectigimiz haftalarda Davis Cup'ta set vermeden aldigi galibiyetle herkesi sasirtmisti. "Dunyanin en iyilerini yenebilecegimi biliyorum ama bunu istemiyorsam yapmanin da bir anlami yok. Bu hayattan biktim." demis.

Onumuzdeki 2 sene yine bir yerlerde gormessem biraktigindan tam olarak emin olabilirim sanirim.

18 Mart 2011 Cuma

Video: Andy Murray Arkadaşını Beklerken...

Karlovic vs. Nadal (Son Set Tiebreak'i)


Şunu da bonus olarak ekleyelim:

Indian Wells'te Neler Oluyor?

Tatsiz bir gun geride kaldi Wells'te. 4 ceyrek final maci vardi ve bunlarin ikisi sakatlikla noktalandi.

Azarenka Wozniacki macinda sakatlandi. 3 oyunda bitti mac. Robredo ise Del Potro macina cikmadi bile. 1 aydir devam eden kas sakatligi varmis ve Miami'de de oynamayacakmis. Toprak kort sezonu oncesi dogru secim.

Diger maclarda ise Sharapova ve Nadal kazanan isimler oldular. Nadal zorlandi ki bunu bekliyorduk. Karlovic bu turnuvada gercekten iyi oynuyor. Kendisini genelde bir tek yonluluk kriteri olarak kullaniriz ki bu turnuva icin bu gecerli degil kesinlikle. Ben mesela Ferrer ile oynadigi maci izledigimde rallileri beklenilenden cok daha iyi goturdugunu gordum. Neyse, mac diyorduk... Ilk seti 7-5 ile almis Ivo. Ikinci sette ise Nadal firtina gibi esmis. Kendi servis oyununda sadece bir puan vererek 6-1 ile almis seti. Bu setteki eforu kendisine pahaliya patlamis olacak ki son sette vites kucultmus. Iki tarafin da servislerine rahat tutundugu seti, onde goturdugu tie-break ile 7-6(7) almis. Sharapova ise daha az stres yasamis. Ilk seti iki break ile 6-2 almis. Karsilikli iki servis kirma gelen ikinci set 6-5 Peng lehine geldiginde sette kalamamis ve ikinci seti 7-5 kaybetmis. Son sette ise ilk 4 oyunda yine karsilikli iki servis kirma olmus ama bu sefer 3. kez avantaj elde edip birakmayan Sharapova maci almis.

Ciftlerde ise Federer-Nadal karsi karsiya gelecek, farkinda misiniz? Federer-Wawrinka ikilisi turnuvayi su ana dek iyi goturuyorlar. Aslinda Lopez-Nadal ikilisinden de gucluler bence. Fakat Lopez-Nadal ikilisinin pratigi daha fazla. Ispanyol ikilide Lopez'in ne kadar direnc gosterebildigi onemli, zira maclarda genelde ona yukleniyor rakip takim. Nadal'in son bir kac mactaki dengesiz formu takimi zorlayabilir. Ancak su da bir gercek ki iki takimdan file onunu daha iyi kullananlar Ispanyollar. Ortada bir mac olur diyorum, kazanani kestiremiyorum.

17 Mart 2011 Perşembe

Indian Wells Hindistan'daymış

http://www.ntvmsnbc.com/id/25155111/?act=Podcast

Buraya tıklıyorsunuz. Listede biraz altlara inip 16 Mart 2011 tarihli Korttan Sesler programının ilk bölümünü açıyorsunuz ve ilk 1 dakikada, Indian Wells'in Hindistan'da olduğunu 2 defa öğreniyorsunuz. Bu kadar özensizliğe, yaptığın işe saygısızlığa ne denir, bilmiyorum. Bu kadarı da olmasın...

Not: Muhtemelen program orada en fazla 2 gün olacak, ondan sonra izlemek mümkün olmayacak.

Video: Komiksiniz Gençler!




16 Mart 2011 Çarşamba

Indian Wells: Kadınlarda Son 8

Kadınlar biraz daha önden gidiyor. Bugün çeyrek final maçlarının ikisi oynayacak. Biri Bartoli ile Ivanovic arasında, diğeri ise Peer ile Wickmayer arasında. Wozniacki-Azarenka ve Sharapova-Peng diğer eşleşmeler.

Dünün en dikkat çeken maçı sonucu itibariyle Bartoli-Clijsters maçıydı. İlk seti Clijsters kazandıktan sonra maçı izlemeyi bıraktım ve 15 dakika sonra baktığımda ikinci sette 3-1 olan Clijsters'ın maçı bıraktığını gördüm. Zor kazandığı Errani maçının ardından zaten omzunda ciddi bir sorunu olduğundan bahsetmişti ve bunu daha fazla zorlamamak adına böyle bir karar aldığını söylemiş. Miami'de oynamayacağını tahmin ediyorum. Hatta toprak sezonunda bile ne kadar verimli olacağı tartışılır. Bu sonuçla Wozniacki mart ayını 1 numarada kapamayı garantiledi.

Wozniacki demişken, o da bildiğimiz gibi gidiyor. İlk setini kaybettiği maçta Kleybanova'yı geçti. Çeyrek finalde Azarenka zor rakip ama o da çok yorgun olacak. 3 saati aşan bir maç sonunda maç puanları kurtararak geçebildi Agnieszka Radwanska'yı.

Öte yanda Sharapova, uzunca bir aradan sonra 3 maç üst üste kazanmayı başaran Safina'yı 6-2 6-0 ile dağıttı. Safina'nın Stosur'u 16 çift hata yaptığı maçta nasıl yendiğini hala çözebilmiş değilim bu arada, onu söyleyeyim. Peng'i de geçecektir muhtemelen Sharapova.

Ivanovic ise Sırp derbisinde Jankovic'i iyi bir oyunla geçti. Gerçi kendisi, kendisinden şikayetçi. Çok fazla kilo ve kas kaybettiğini düşünüyor ve bu sebeple anlaşamadığı fitness antrenörüyle yollarını ayırdı. İşin ilginci Ana, daha 2-3 hafta önce Van Grischen'i kovmuştu, ki o da Ana'nın dediğini diyor, biraz daha güçlenmesi gerektiğini söylüyor ve buna yönelik çalışmalar yapmak istiyordu. Yine de bu sorunlara rağmen gidişatı iyi. Bartoli, Clijsters maçında pek iyi görünmedi. Muhtemelen geçecektir onu.

Şu yazıyı yazarken daha da iyi fark ettim ki, zaten son senelerde çok keyifli olmayan kadınlar tenisi Williams kardeşlerin, Henin'in gitmesiyle daha da bir bozuldu. Sezon sonunda ne güzel bunların hepsi geri dönüyor, bu sene güzel olacak diyorduk ama biri hala dönemedi, Venus bir var bir yok ve Henin tenisi bıraktı. Üstüne Clijsters'ın sakatlığı tuz biber ekti. Olumlu yönde ilerleyen bir Jankovic var diyebiliriz. Fena sonuçlar almıyor, toparlayacak gibi kendisini.

Indian Wells: Erkeklerde Son 16

Bugün erkeklerde çeyrek finalistler belli olacak. Bütün 4. tur maçları bugün oynanacak. Kadınlarda ise 2 çeyrek final maçıyla geçilecek gün. Ne kadar az kadınlar maçı o kadar az komedi/dram. Negzel.

Nadal, Federer ve Djokovic zorlanmadan yoluna devam ediyor. Federer, ilk maçında Andreev'i yakın geçen iki setle mağlup ettikten sonra Chela'ya sadece 2 oyun verdi. Djokovic ise dün Gulbis'i 6-0 6-1 ile geçti. Gulbis'in mallıklarına alışığız ama bu kadar kötü bir Gulbis de izlememiştim. Djokovic'in bir şey yapmasına gerek bile kalmadı. Rallide üst üste 3 tane topa vurunca "vuuu" diyordum Gulbis için ikinci sette. Ne kadar mala bağladığını buradan siz anlayın artık işte.

Dün, günün maçı iki genç Raonic ile Harrison arasındaydı. Raonic'in birkaç gün öncesinden sırt problemleri olduğu söyleniyordu. Maç sırasında da biraz sorunlu olduğu gibi belliydi sanki. Alıştığımız kadar sert atamadı servislerini ama bu, Harrison'ın harika return'lerinin hakkını vermemize engel değil. Özellikle ilk sette Raonic'in ilk servislerinin bile çoğuna atak yaptı ve zaman zaman çok başarılı sonuçlar elde etti. İlk seti çok kolay geçen tiebreak sonunda aldıktan sonra ikinci sette 4-4'te servisi 0-40'tan kıramayan Harrison, Gulbis'e bağladı. Servisini kırdırdı ve seti kaybetti. Ama bir Gulbis olamadı sonunda tabii. Bir Gulbis, o seti öyle verdikten sonra son seti de 6-1 kaybeder, yanına iki tane de raket kırardı. Harrison toparladı kendini, erken servis kırarak öne geçti. Bir kez daha kırdı ve 5-2'de maç için servis attı. Burada yine gerildi ve maç puanları kaçırdıktan sonra servisini kırdırdı ama 5-4'te servis kırma puanı da kurtararak oyunu kazanmayı ve maçı kapatmayı başardı.

Bugün akşam seansının son maçında (TSİ 06.00-07.00 arası) Federer ile oynayacak 1 numaralı kortta. Amerika Açık'ta grandstand'de Stakhovsky ile oynamıştı. Ondan sonra ikinci kez bu kadar çok kişi önünde maça çıkacak. Federer'in çok formda olmadığı kesin ama Harrison da bu tarz sürprizler için henüz yeteri kadar olgun değil. Federer'i yenmesi zor ama her zamanki ateşli, istekli haliyle korta çıkarsa kesinlikle eğlenceli bir maç olacak.

Berdych, Roddick, Wawrinka ve Troicki dün turlayan diğer oyuncular oldular. Querrey, Robredo, Kohlschreiber ve Del Potro da bir önceki gün maçlarını kazanarak son 16'ya kalmışlardı. Nadal-Del Potro ve Djokovic-Federer yarı final eşleşmeleri gözüküyor ufukta.

Çiftlere Top 5 Damgası

Indian Wells'te bu sene erkeklerde çiftler tablosuna, teklerde dünya yıldızı olan oyuncular damga vurdu. Geçen sene burada şampiyon olan Nadal/Lopez çifti, son şampiyon ünvanıyla yine oynuyor. Bunun yanı sıra, dünya 2 numarası Federer, vatandaşı Wawrinka ile; dünya 3 numarası Djokovic, vatandaşı Troicki ile ve dünya 5 numarası Murray, kardeşi Jamie ile burada oynuyorlar. Dünya 4 numarası Soderling de oynamayı planlıyordu ama hastalık/sakatlık sebebiyle turnuva başlamadan önce çekildi ve onların yerine Raonic/Lopez çifti yerleştirildi.

Ünlü tekler oyuncuları şu ana kadar çiftlerde gayet iyi gidiyor. Nadal/Lopez, ilk 3 maçını kazandı sadece tek set bırakarak. Yarı finaldeki rakipleri ise Knowles/Mertinak-Federer/Wawrinka maçının galibi olacak. O maç yarın oynanacak. Federer/Wawrinka çifti ilk turda Nestor/Mirnyi gibi güçlü bir çiftler takımını 6-1 6-2 gibi flaş bir skorla geçtikten sonra 2. tur maçında Gasquet/Benneteau çifti karşısında 3 maç puanı çevirmek zorunda kaldı. Nadal ile Federer'i çiftlerde karşılıklı izlemek ayrıca zevkli olacaktır.

Djokovic/Troicki ve Murray biraderler de gayet iyi gidiyorlar. Onlar da ilk iki maçlarını kazandılar ve bugün çeyrek final maçlarını oynayacaklar. Kazanırlarsa, birbirleriyle karşılaşacaklar. Ayrıca, 1 numaralı seribaşı Bryan kardeşlerin, 2. turda Dolgopolov/Malisse çiftine oldukça çekişmeli geçen bir maç sonunda elendiklerini belirtelim.

Teklerde turu domine eden oyuncuların en azından senede birkaç turnuvada çiftlerde mücadele etmeleri güzel. Lakin hala bu maçların TV yayınını olmuyor. Çiftler spesyalistlerinin maçlarının canlı yayınlarının olmamasını anlayabiliyorum ama kırk yılın başı Nadal, Federer, Djokovic ve Murray çiftler oynamaya karar vermişken yayınlanması gerekir. Geriye dönüp bakarsanız, özellikle 90'lı yıllara kadar çok iyi tekler oyuncularının çiftlerde de ciddi şekilde oynadıklarını görürsünüz. Mesela bir John McEnroe teklerde olduğu kadar çiftlerde de efsanedir ve defalarca grand slam şampiyonlukları kazanmıştır.

Aslında 70'li, 80'li yıllara kadar bütün tekler oyuncuları çiftlerde de oynuyorlardı ama o dönemde istisna olan Björn Borg etkisi turda ilerleyen yıllarda daha da belirgin hale geldi ve 90'lı yıllara gelindiğinde üst düzey tekler oyuncularının çoğunun çiftler oynamadıklarına tanıklık etmeye başladık. Bahsettiğim dönem, Sampras/Agassi dönemi. Aslında bunu da anlamak mümkün. 90'lı yıllara kadar toprak kortlar haricinde servis-voleye dayalı bir oyun mevcuttu. Özellikle çim kortta ralli izlemek imkansıza yakın gibi bir şeydi ama raket teknolojisinin öncelik ettiği yeniliklerle birlikte maçlar daha da yorucu ve fiziksel yeterliliğe dayalı hale gelmeye başladı ve yavaş yavaş sağlam tekler oyuncularının çiftlerde düzenli olarak mücadele etmediğini görmeye başladık.

Bu turnuvada peki neden bütün oyuncular birden çiftler oynamaya karar verdi? Sadece Nadal, Federer, Djokovic ve Murray değil; Berdych, Almagro, Ferrer, Bellucci, Cilic, Verdasco, Gasquet ve Kohlschreiber gibi normalde çiftlerde çok fazla oynamayan oyuncular da bu turnuvada oynuyorlar. Zira seneye olimpiyatlar var ve top 20-30'da bulunan oyuncular madalya alabilmek için sadece teklerde değil, çiftlerde de mücadele etmek isteyecekler ve bu gibi turnuvalarda çiftler maçları oynamak onlara iyi gelebilir. Zira bu düzende çoğu iyi tekler oyuncusu grand slam'de çiftlerde oynamıyor, oynayamıyor. Haliyle hazırlık ve pratik olarak en iyi seçenek masters turnuvaları olarak gözüküyor. Muhtemelen seneye de bu tarz bir kadro göreceğiz bu turnuvalarda Olimpiyatlar'ın daha da yaklaşmasından ötürü...

Marsel Sonunda!

Marsel sezonun ilk galibiyetini çıkardı Le Gosier'de. Detaylar için tık.

Kamke bu sezona pek de iyi başlayamadı ve kötü günü çok olan bir oyuncu veya bazen kafasına esmediği zaman kortta kendini fazla kasmaz. İyi gününde olursa Marsel'in işi zor zira potansiyeli yüksek bir oyuncu Kamke ama ben galibiyet için şansı olduğunu düşünüyorum. Psikolojik olarak önemli bir eşiği aştı. Tebrikler...

14 Mart 2011 Pazartesi

Wells'te Sakin Bir Gun

Fazla suprizin olamadigi rutin bir gun oldu Pazartesi. Seri basi isimlerin cogu tur atlarken "Yenmistim, yenecektim!!" diyen bir kisim oyuncu ise veda etti.

Davydenko Warinka ile karsilasti. Maci izleyenler Davydenko'nun ne kadar iyi oynadigindan bahsederken, Davydenko 1 set ve bir break farkla ondeyken, ikinci sette durum 5-3 onun lehineyken, kaybetti maci Davydenko. Zvonareva da benzer bir bicimde 2. seti tie-break ile bitiremeyip maci verenlerden. Cibulkova'ya kaybetmis. Pavlyuchenkova, Petzschner, Lu, Melzer ve Kanepi de ilk seti kazanip elenenlerden.

Ne bayanlardan ne de erkekler tarafindan buyuk supriz cikmadi. Federer Andreev karsisinda yine biraz zorlanmis. Andreev ne kadar formsuz da olsa ters geldiginden soyle bir salliyor Federer'i. Djokovic, Raonic, Roddick gibi dikkat ceken isimler de maclarini aldilar. Tomic elendi ve biz cok sevindik. Clijsters, Jankovic ve Schiavone de bayanlarin rahat kazananlari.

Erkeklerde ciftlerde yildiz kaybi olmadi bu arada. Murray biraderler ve sirin Ispanyol ikili yollarina devam ediyor.

Djokovic'ten Japonya'ya


13 Mart 2011 Pazar

İlkokul Terk

Challenger Raporu #2

- Haftanın turnuvası Bosna-Hersek'teydi. Düşük puanlı olmasına rağmen katılan isimler tatmin ediciydi ve maçları izleme imkanı da olunca güzel bir turnuva oldu. Zemin, oyuncuların söylediğine göre çok hızlıydı ve hızlı zemini seven oyuncular bile şikayetçi oldu bundan. Maçlarda da genel olarak çok fazla tiebreak vardı zaten. Maç başına 15-20 ace izledik.

- Turnuvada öne çıkanlar ev sahibi oyuncular oldu. Wild-card ile turnuvaya katılan Amer Delic, şampiyon oldu. Final maçını rakibi Karol Beck'in sakatlığı sebebiyle oynamaması ona kariyerinin en rahat şampiyonluğunu getirdi. Ama yarı finalde döktüğü ecel terlerini atlamamak gerekiyor. Mahut'a karşı 3 maç puanı çevirmek zorunda kaldı. Ayrıca 2. turda da Andreas Beck'i 7-6 6-7 7-6'lık sonuçla mağlup edebildi.

- Bir başka parlayan ev sahibi oyuncusu Mirza Basic'ti. Junior kategorisinde 2009 yılında 6 numaraya kadar yükselen 19 yaşındaki Basic, wild-card ile oynadı Delic gibi. Yarı finalde Karol Beck'e kaybetti çeyrek finalde Dmitry Tursunov'u 2 tiebreak setiyle mağlup ettikten sonra. Organizatörlerin Beck'e içinden küfür ettiğini tahmin edebiliyorum. Yarı final maçından önce sakatlık sebebiyle çekilmiş olsa seyirciler iki oyuncularını finalde seyredebilecekti.

- Haftanın diğer bir turnuvası deprem ve tsunami felaketinin yaşandığı Japonya'nın Kyoto kentindeydi. Turnuvanın yapıldığı şehir tehlike bölgesinden bir hayli uzakta bulunduğundan turnuva bundan etkilenmedi ve tamamlanabildi. Burada ilginç bir durum ortaya çıktı. 8 Alman oyuncu vardı ana tabloda ve bunların 6'sı çeyrek finale kadar geldi. Diğer iki oyuncu ise ev sahibi Japonya'dandı. Yarı finalde 3 Alman ve 1 Japon vardı. Final ise 2 Alman arasında oynandı. Aynı zamanda çiftler finalinde oynayan 4 oyuncudan 3'ü Alman idi ve kazanan da Alman çift oldu.

- Turnuvayı hem teklerde hem de çiftler Dominik Meffert kazandı. (çiftlerde partneri Simon Stadler ile birlikte) Uzun bir sakatlık arasının ardından bu sene geri dönüş yapmıştı ve şu an sezon onun için harika geçiyor. Kazan'da yarı final oynadıktan sonra 2 hafta önce Wolfsburg'da hem teklerde hem çiftlerde finalde kaybetmişti. Bu kez ikisini birden kazandı. Finalde yendiği isim ise Cedrik-Marcel Stebe idi. 19 yaşındaki Alman final maçına 17 maçlık galibiyet serisiyle çıkmıştı. 2 future turnuvası art arda kazandı ve burada da elemelerden gelip finale kadar yükseldi lakin kariyerindeki ikinci challenger finalinde de kaybetmekten kurtulamadı ilk seti almasına rağmen. Yine de onun için harika bir sezon oluyor. Bundan sonra sık sık göreceğiz bu ismi.

- Diğer turnuva Şili'nin Santiago şehrindeydi. Aslında hala da devam ediyor, zira final maçı henüz tamamlanmadı. Fransız Eric Prodon, 2 numaralı seribaşı Maximo Gonzalez karşısında ilk seti 7-5 ile kaybetti. İkinci sette ise 3-0 önde olan taraf Prodon. Prodon geçen senenin başlarında Antalya'daki future turnuvalarında oynuyordu ama istikrarlı bir çıkışı var. 30 yaşında şu an ama 20 yaşındayken ondan çok büyük şeyler bekleniyordu. Özellikle son senelerde hiç ortalarda yoktu ve birden geri çıktı. Yarı finalde Zeballos'u 6-0 6-1 ile geçtiğini hatırlatalım. Bu seneki Roland Garros'ta sürpriz isim olabilir. Dikkat etmek lazım.

- Bu hafta 5 turnuva var: Kanada, Kosta Rika, Guadeloupe ve Guangzhou'da sert kort turnuvaları. Rabat'ta ise toprak kort turnuvası. Rabat'taki turnuva ortalama bir tabloya sahip. Guangzhou ise bu haftaki Kyoto'nun kopyası. Lukas Lacko'yu koyabiliriz üstüne. Kanada'da bol bol Kanadalı var ve genel olarak zayıf isimlerle dolu bir tablo. Ev sahibi oyuncular için puan toplamak adına önemli bir fırsat. Kosta Rika ve Guadeloupe'taki turnuvalarda ise çok ilginç bir durum var. Bu iki turnuva geçen sene Indian Wells ile Miami arasında oynanan Sunrise görevini görüyor. O turnuva kaldırıldı, yerine bu ikisi geldi. İki turnuvada da gayet iyi oyuncular var Chardy, Serra, Gabashvili, Kendrick, Kamke, Nieminen gibi top 100 oyuncuları... Ancak Kosta Rika'daki turnuvanın eleme tablosunda sadece 5 oyuncu vardı! 3 oyuncu direk ana tabloya girdi, tek maç oynandı elemelerde ve kaybeden tek oyuncu da lucky loser spotundan faydalanarak ana tabloda kendine yer buldu. Marsel'in de oynadığı Guadeloupe'ta durum daha da feci. Üstelik turnuva 100 bin dolar ödüllü ve kağıt üstüne haftanın en prestijli turnuvası. Çok iyi oyuncular var aslında ama turnuvada eleme bile oynanmadı ve ana tablodaki 8 oyuncu ilk turu bye geçti. Yani turnuva sadece 24 oyuncuyla oynanacak ve sanıyorum çiftler olmayacak...

Clijsters İle Soru-Cevap


Indian Wells'te yapılan röportaj Kim ile, ki rüzgardan anlayabilirsiniz zaten. Saçları kestirmiş. Yakışmış.

Philippousis ve Muster

Indian Wells elemeleri için wild-card alan ancak daha sonra Zürih'teki ATP Champions Tour kapsamındaki turnuvaya katılmak için bu wild-card'ı kullanmayan Mark Philippousis, turnuvayı kazanmayı başardı. Üst üste ikinci şampiyonluğu oldu bu turda Avustralyalı'nın. 2 hafta önce de Delray Beach'te şampiyon olmuştu. Burada sırasıyla Ivanisevic, Muster, Sampras ve Henman'ı mağlup etti. Bıraktığı tek set Muster'e karşıydı. Geçen sene tura geri dönüş yaparak herkesi şaşırtan Muster içinse felaket bir turnuva oldu. Philippousis'ten aldığı set dışında set kazanamadı. Sampras'a 2-6 6-7, Ivanisevic'e 2-6 2-6 kaybetti. Yarı finalde Philippousis'e kaybedne Ivanisevic ise üçüncülük maçını kazanmayı başardı.

Maçları izleyenler Philippousis'in servisinin çok iyi olduğunu, baseline oyununun da fena olmadığını söylüyorlar. Geri dönme niyeti yok tura kendisinin ama ara sıra turdaki bazı turnuvalarda oynayabileceğini söylemişti. Ben çim sezonunda bir aksiyon bekliyorum ondan.

Berrer Bey, Ne Yapıyorsunuz?

Indian Wells'ten Özetler



Tek El Backhand

Dolgopolov ve Petkovic Blogluyor

Indian Wells'in resmi internet sitesinde kadınlar tarafından Petkovic, erkekler tarafından Dolgopolov blog yazıyor. Özellikle Petkovic'in bu konuda oldukça tecrübeli olduğunu biliyoruz. Şurada:

Berdych'in Raketle İmtihanı

Marsel Guadeloupe'de

Tablo.

Not: Marsel icin actigimiz "Oyun Marsel!" isimli bloga yandaki menuden ulasabilirsiniz. Tezahurat serbest!

Ozetler: Nadal - De Voest

Wells- Tekler Icin Daha da Kotu Bir Gun

Cuma'nin programini begenmemistim bir de... Basimiza gelecek varmis.

Andy Murray Donald Young'a elenmis. Tamam, Young soyadi uzerinde genc bir insan ama iki sette elenmek? Hem de ilk macta? Olmamali. Arada sirada iyi oynayan Baghdatis tam bir balon goruntusu cizerek 75-60 ile ilk macinda Devvarman'a elendi. Hintler bu aralar formda gorunuyor. "Dondum. Donemedim" Monaco da dengesiz gecen macta Sweeting'e elendi. Tablonun Nadalspor tarafinin curuk-carik adamlarla doldugunu soylemistik degil mi? Malisse de bir baska muzmin sakat Tsonga'yi eledi. Del Potro da son sampiyon, yeni sakatlik gecirmis Ljubicic'i 3 sette eledi. Burada nispeten istikrar gosterip maclarini kazananlar; Soderling, Robredo, Verdasco, Querrey ve Dolgopolov, Almagro, Simon. Nadalspor dedik, Nadal"dan bahsetmedik. O macini olmasi gereken bir skorla DeVoest'e karsi 60-62 ile kazandi ama servis yuzdesi olmamasi gerektigi gibi %49 civarindaydi.

Kadinlarda ise Safina Hantuchova'yi 2 sette eleyerek bizi sevince bogdu. Subat ayinda aldigi tenisi birakma karari anne engeline takilan Safina icin iki sene oncesinin normal, gunumuzun supriz sonucu. Peng, Na Li'yi elemis, supriz gibi gorunse de cok da sasirtmayan bir sonuc. Kadinlarda suprizi yapan isim McHale'e elenen Kuznetsova. Bunun disinda kadinlardan supriz cikmamasi bu gunun ne kadar tuhaf gectiginin de bir gostergesi.

Bilerek yazmiyorum mu sandiniz? Hah, tam tersi en sona sakladim. David evet. "David the Karlovic'e elenen Ferrer". Skor 76-63. %46'lik servis performansiyla oynadi Ferru. Zaten ciftler macinda da iyi servis atamamis. Sakatligi devam ediyor gibi hissediyorum. Miami'de toparlanmis olmasi gerekir. Bu arada Karlovic, rallilerde ilk 50 oyuncusu gibi oynadi ki kendisi icin buyuk basari. Fazla ace kaydedememis gibi gorunmesinin sebebi David'in return performansi kaynakli.

David'e gelince. "Madem sakatsin, niye oynuyorsun?", "Karlovic'e yenildigin icin utanmiyor musun?", "Ne zaman bir tie-break kazanacaksin?" gibi sorulari bagira cagira sormayi dusunsem de yine de kizamiyorum kendisine.


Nasil kizabilirim ki???