23 Temmuz 2015 Perşembe

Kısa kısa İstanbul Cup

- İpek Soylu'yla ilgili ilk turda aldığı galibiyetten sonra sosyal medyada büyük bir patlama söz konusu oldu. Tahminim onun da etkisiyle 2.tur maçını izleyenler aşırı tepki gösterdiler. 19 yaşında kızın tenisi bırakmasına kadar geldi nokta, sanki 0-6 0-6 maç kaybedenler utanmalıymış gibi. Asıl suç burada İpek'te değil başkalarında ama şu zihniyete güzel ve detaylı cevap burada verilmiş zaten. Okuyun, okutun: https://eksisozluk.com/entry/53432844

- Çağla da ilk turda Hantuchova'ya karşı iyi mücadele verdi ama son sette cidden çok kötü oynadı. Ama onun da seviyesi belli ve bence 108 numaraya kadar yükselerek bile iyi bir başarı gösterdi. Maalesef öldürücü bir silahı olmadığı için ilk 100 tenisçisi ışığı veremiyor. Defansif açıdan da vasat düzeyde kalınca yerinde sayıyor. Yine de son 2-3 senede daha iyi ve ilk 150 içinde takılabilir seviyesini kaybetmezse. İpek ve Berfu gibi isimlerin geldiği ortamda Fed Cup takımı için bile Çağla'nın bu seviyesini koruması bize faydalı olacak. Motive olduğunda ekstra oynayabilen bir oyuncu aynı zamanda.

- Organizatörler, sizlere çok pis laflar hazırladım... Yayıncı kuruluş NTV Spor, yorumcuları, spikerleri, bilimum federasyon yetkilisi ve oyuncularınız ne kadar muhteşem tesisler yaptığınızdan bahsedebilirler ama burada maalesef o goygoyları göremezsiniz. 2011-2013 arasında sezon sonu şampiyonasında elde ettiğimiz kazanımlar 2 senede silinip gitti. Bakmayın, İstanbul Open bundan da beterdi de, Federer gelince üstü kapandı yetersizliğin. Seneye muhtemelen o da gelmeyince, bundan farkı olmayacak o turnuvanın.

- Şikayetler çok basit ve herkesin anlattığı şeyler aslında. İşim, okulum, ailem gereği İstanbul-Bursa arası gidip gelen biriyim ve salı günü de İstanbul'daydım. Maçlara gitmeyi planlıyordum ama bulunduğum yer Kartal'dan belirtilen rotayı takip etmem, aynı rotayla geri dönmem için kusura bakmayın ama hiçbir güç bana 40 TL ödetemez. Kim düşündüyse bu bilet fiyatlarını, onlara da teşekkürler.

- Tesisler hala tamamlanmamış ama merkez kort güzel. Bir yatırım yapılmış ve bunu tenisin esamesinin okunmadığı ülkede kıymetini bilmeyecek değiliz elbette. Ama bu işe bir yatırım yapılıyorsa, para dökülüyorsa biraz daha dikkatli olunması icap ederdi. Esenyurt'ta kort yapıyorsun, ulaşıma dair bir şey yok. O yakada olanlar bile 2 saatte geliyor, karşıdan gelen 3 saatte falan geliyor ki trafik sıkışıklığına girmediğimizi varsayıyoruz burada. Özel arabayla gelsen, sanırım bilet parası kadar benzin parası da çıkar. Sen bunları bildiğin halde doğru düzgün servis bile kaldırmıyorsun. 3-4 vesayit gelen adam, bir de üzerine indiği yerden tesislere yürüyor.

- Hepsini geçtim, ödenen bilet fiyatlarına rağmen koskoca kortun lokum gibi yerleri hep loca diye ayrılıp eşe dosta peşkeş çekiliyor. O kadar çileyi çeken adam tepeden maç izliyor. Hem o adama haksızlık, hem de gelen bir avuç seyirciyi de kadrajın dışında bırakıp ekranda daha da boş ve ruhsuz bir görüntü veriyorsun. Ama olsun, tenis federasyonundan birileri 100 kişilik yeri 3-5 kişiyle işgal etsin, yoksa kızarlar, darılırlar birbirlerine.

- İpek Soylu'nun uğradığı garabet ise akıl almıyor. Saat 1'de seans başlatıp 5 maç koyuyorsun. Tamam, maçlar çok uzadı... Çok nadiren de olsa başka ülkelerde de yerel saatle 11'den sonra maç başladığı oluyor, olmuyor değil. Ben çok kişinin aksine buna tepki vermedim. Ama sen gidip İpek'in potansiyel rakibini pazartesi oynatıyorsan, salı akşamı erkenden çarşambanın programını açıklayıp gece 11'de maça çıkacağı bariz olan İpek'i ertesi gün kurbanlık koyun gibi korta süremezsin. Rybarikova pazartesi 1 saat oynamış, 2 gündür dinleniyor. Salı günü Jankovic maçı uzadığında İpek'in akşam 11'den önce korta çıkamayacağı anlaşılmıştı zaten. Perşembe günü de 2. tur maçları oynanıyor. Oraya koysana İpek'in maçını? Bu mümkün değilse bari kızı Salı günü akşam seansının son maçına koy, çiftler maçını 1 gün ertele. Rybarikova'ya teklif edilmiş de son dakikada o kadın enayi mi böyle bir teklifi kabul etsin? Rybarikova muhtemelen İpek'i yine yenerdi ama kesinlikle bu skor olmazdı. Boş yere kızın psikolojisi baskı altında kaldı. Umarım bu mağlubiyetten etkilenmez ve yoluna devam eder.

- Bunun dışında kötü bir turnuva oluyor ne yazık ki. Gelen isimler çok kötü sayılmaz. Bu hafta diğer turnuva Bad Gastein'den daha iyi bir listemiz var. Ufak bir turnuva olduğu için ilk 10'dan biri olmaması kabul edilebilir ki, 35'lik yıldız diye yutturulan Venus de gelip ilk turdan gitti işte. Ama ilk 10'dan tenisçi olmasa da ilk 50'den bir sürü isim var. Lakin bütün faktörlerin toplamı ve ilgi çekecek isimlerin de pek sallamayıp elenmesiyle ortalama tenis seyircisinin ilgisini çekecek bir turnuva olmaktan çok uzaklaştı İstanbul Cup.

- Son olarak gelen bilgilere göre İstanbul Cup'ın seneye Nisan ayı gibi Stuttgart ile aynı haftaya çekildiğini hatırlatayım. Ayrıca İstanbul Open gibi toprağa dönecek zemin. O hafta oynanan Stuttgart'ta çok güçlü liste olur. İlk 20'den epey giden olur. Bu yüzden İstanbul'da muhtemelen bundan da zayıf bir liste olacaktır sağlam paralar ödenmezse ilk 10'dan birine ki zaten Sharapova ya da Serena dışında ilk 10'dan birine boşuna para vermeye de gerek yok bence. Bu iki isim dışında kimse özel olarak kadın tenisinde birisini izlemeye gelmez Türkiye'de. Ayrıca toprağa dönmesi iyi olmuş bence. İpek için en azından!

20 Temmuz 2015 Pazartesi

Felix Auger Aliassime


14 yaşındaki Kanadalı Felix Auger Aliassime, turda tarih yazmaya devam ediyor. Uzun boyu ve güçlü servisleriyle dikkat çeken genç (çocuk?) raket, mart ayında oynanan Drummondville Challenger turnuvasında 3 eleme maçını kazanıp adını ana tabloya yazdırmayı başarmıştı. Ancak sakatlığı sebebiyle ana tablodaki maçını oynama fırsatını elde edememişti.

Bu hafta yine ülkesindeki Granby challenger turnuvasının elemelerinde mücadele eden Aliassime, yine büyük bir başarıya imza attı. Bugün elemelerin 1 numarası Jean-Yves Aubone ile karşılaşan Aliassime, Amerikalı rakibini 7-6(3)/6-2'lik setlerle rahat geçerek turdaki 5. maçında 5. galibiyetini aldı. Ana tabloda da iyi bir kura çeken Aliassime, Andrew Whittington ile oynayacak.