12 Şubat 2011 Cumartesi
"Sakatım, Hastayım..."
Turnuvalarda Son Durum
11 Şubat 2011 Cuma
10 Şubat 2011 Perşembe
Sampras'tan Agabey Nasihatleri
Murray icin "Bu pasif tavriyla pek cok oyuncuyu yenebilir, ama finallerde Federer ve Djokovic'i yenemez." demis. Buna sebep olarak da bu tarz oyuncularin hata yapmadan atak yapabileceklerini gostermis. Zaten biz de Murray'in buyuk maclarda atak oynayabildigi olcude varlik gosterebildigini soyluyoruz. Burada sorun yok.
Sampras Federer icin ise "Fileye gelmekten korkmamali" demis. Wimbledon icin hala Federer favorisiymis va Djokovic ile oynadigi son iki slam yari finalinde de Federer'in bir sekilde kazanacagini dusunmus. "Paul ile konustum, yeni bir kac sey deneyecekler" diyen Sampras mac kayiplarinin olacagini, bunun gecis surecinin parcasi oldugunu soylemis. Ayni zamanda her ne kadar istemese de fileye daha cok gelmesi gerektigini, inatcilik etmeyip tarzini farkli oyunculara gore adapte etmesi gerektigini de eklemis. Burada Federer'de elestirilen bir taraf olan herkese karsi ayni taktikle oynama durumuna deginmis yani bir yerde.
Bu soylenenlere de katilmakla birlikte zamaninda Federer file onu oyununa daha cok yatirim yapmaliydi diye dusunuyorum. Yani file onunde iyi tabi ama, nasil desem, geri cizgideki rahatligini file onune henuz tasiyamadi ve su haliyle bile potansiyelinin altinda oynuyor bence.
Video: Rocky XXIV
Yilmayan, pes etmeyen, kara bahtli kem talihli teniscimiz antremanlara geri donmus. "Gormeden inanmam" diyenler icin antreman videolari...
Ekleme: Lafını ettik kendisini de yayınlayalım. Nadal'lı Kia reklamı ve perde arkası.
Another Game For Milos!
Paris ve Pattaya City'de İlk Turlar
Raonic ve Sampras
9 Şubat 2011 Çarşamba
Nadal'dan Ferrer Maçı Üzerine
Yine mi Ana?
Türk Raporu
8 Şubat 2011 Salı
Gunun Sonuclarina Genel Bakis
7 Şubat 2011 Pazartesi
Laureus Nadal'ın
Fed Kupası: Çeyrek Finaller (İkinci Gün)
5. Hafta Şampiyonları
Santiago'da da drama vardı. Bahsetmiştik zaten Robredo-Fognini maçında olanlardan. Giraldo karşısında maça iyi başlayan Robredo finalde set ve servis kırmayla öne geçti. İkinci sette 1-0 öndeyken servisini 30-15'ten kırdırdı ve Giraldo oyunu domine etmeye başladı. Basit hataları azaltan ve puan vuruşu sayısını arttıran Kolombiyalı, ikinci seti çok rahat kazandı. Son sette de aynı görüntü devam ediyordu, ta ki 5-2'ye kadar... Robredo burada servisine kolayca tutundu ve arkadan şampiyonluk için servis atan Giraldo'nun backhand kanadında yaptığı saçma basit hatalarla servisi kırdı. Tiebreak'te iki kez aldığı minibreak'i geri verse de 6-5'te Giraldo servisinde aldığı puanla maçı bitirdi ve kariyerindeki 10. şampiyonluğuna ulaştı. Giraldo ise ilk ATP finalinden boynu bükük ayrıldı.
Haftanın en kötü turnuvası Johannesburg'da şampiyonluk en azından hak edene gitti, ev sahibine gitti... Final maçını izleyemedim. Skorboard'dan takip ettiğim kadarıyla maçın ilk oyunlarında uzun bir yağmur arası verildi. Dönüşte ilk seti kaybeden Güney Afrikalı sonraki iki sette zorlanmadı ve ikinci finalinde kariyerinin ilk şampiyonluğuna ulaştı. Hatırlatalım, bu turnuva seneye takvimde olmayacak.
6 Şubat 2011 Pazar
Fed Cup'ta İlk Gün
Robredo-Fognini Maçında Olay
Video: Miniminicik
Süt kuzusu :)
Minik Rafa Wimledon'da... Bu maçın tamamı You Tube'da bulunabiliyor şu an. 2003 yılında 3. turda o sırada 11 numarada olan Paradorn ile oynuyor ve kaybediyor. Dikkatimi çeken Nadal'ın özellikle ilk oyunlarda habire fileye koşması ve bu girişimlerinin çoğunda boynu bükük kalması. Daha sonra bir süre yaşamını geri çizgide devam ettirdikten sonra özellikle 2009 yılı ve sonrasında fileye gelme oranında önemli bir artış oldu. Şimdilerde ise hemen hemen her maçında rakibinden daha çok fileye geliyor ve file önünden puan çıkartma oranı muazzam.
Çalışınca olabiliyor bazen demek ki...
Haftanın Turnuvalarında Son Durum
Burada seri başı isimler sapır sapır dökülmüşlerdi bildiğiniz üzere. Haliyle yarı final maçları da challenger tadında oldu. Yarı final maçlarında kazananlar Somdev Devavrman ile Kevin Anderson oldu. Anderson çok büyük süpriz değil, 4 nolu seribaşı turnuvada ve yarı finalde 6 nolu seribaşı Mannarino'yu elemiş. Tablonun bu tarafının hakkını yememek lazım aslında, beklenebilecek bir yarı final olmuş. Ancak diğer tarafta 110 numaradaki Devvarman, adını daha önceden hatırlamadığım 24 yaşındaki ev sahibi Izak Van Der Merwe'yi yenmiş ki bu maç turnuvanın bu yılki zayıflığını gösterir nitelikte. Marsel'i İzmir finalinde yenen Devvarman böylelikle ilk ATP finali gördü. Sıralamada da büyük bir zıplama yapacaktır.
Zagreb'de ise hafta başından beri dikkat çekmeye çalıştığım, anlam veremediğim derecede iyi bir performans gösteren Ivan Dodig finali gören isim oldu. Bu da Dodig'in ilk ATP finali olacak. Yarı finalde Garcia-Lopez'i ilk setini kaybettiği ve ikinci seti tie-break ile noktalanan gerilim yüklü bir maçta elemiş. Finaldeki rakibi sezona dikkat çekerek başalayan bir başka isim olan Florian Mayer'i rahat geçen Berrer olacak.
Santiago'da ise ilk yarı final maçında Giraldo Starace'yi skoru aynen Dodig'inki gibi seyreden bir maçta mağlup etmiş. Bellucci'yi eleyen Fognini ise aynı başarıyı Robredo karşısında gösteremedi. Durumu geçen sezonun özellikle ikinci yarısına göre çok daha iyi gibi görünen Robredo, maç için servis atarken 2 servis kırma puanı geriye düşsede maçı kazandı. Santiago'da bekleneni vermeyen isim ise Nalbandian oldu. Aynen Isner gibi uzun maç sonrası toparlanamama sendromuna yakalandığını düşünüyorum.