22 Mayıs 2010 Cumartesi

Marsel'in Lucky Loser Şansı

Marsel, Bolelli'ye yenildi ama umut tam olarak bitmiş sayılmaz milli tenisçi için. Avustralya Açık 2010'da olduğu gibi lucky loser spotundan ana tabloya giriş yapma fırsatı var. Hatta kura çekimi dün akşam yapılmıştı. Mario Ancic'in çekilmesiyle 1 tane lucky loser spotu açılmıştı. 4 kişi arasında kura çekimi yapıldı ve ilk sırada çıkan Ventura, lucky loser spotunu kaptı.

Marsel'e yakın kaynaklardan aldığım bilgiye göre, Marsel beklemede 2. sırada. Tabii, burada Ventura da dahil olmak üzere mi 2. sıra, yoksa Ventura'nın girişinden sonraki 2. sıra mı kast edildi, ondan emin değilim. Ancak şunu biliyoruz, son sırada değil. 1 veya 2 kişinin çekilmesi yetecek. Umarım 1 kişinin çekilmesi yeter, zira 2 çekilme olması biraz zor bir ihtimalken, 1 kişinin çekilmesi çok zor bir ihtimal değil.

Çekilmeye yatkın 3 oyuncu var şu an tabloda. Philipp Petzschner, Dmitry Tursunov ve Marc Gicquel.

Petzschner: 2 hafta önce Madrid'de Monfils ile oynadığı maçın 4. oyununda sakatlanıp bıraktı. Maçtan sonraki açıklamasında, maçtan önce de sakat olduğunu söyledi. Sakatlığı hafif bir sakatlık değil. Temmuz ayındaki Stuttgart turnuvasında oynayabileceğini söyledi. Şimdiden temmuz ayındaki bir turnuvaya katılacağını açıklaması, bu Roland Garros'ta oynayıp oynamayacağı hakkında şüphe yaratıyor (eğer çekilirse lucky loser olarak gelecek olan oyuncunun rakibi Carsten Ball)

Tursunov: Bu sezon henüz maç oynamadı. Şubat ayında çıkan haberlerde Wimbledon için hazır olabileceği söyleniyordu. Bu kadar erken dönecek olması şüpheli görünüyor. Üstelik, Tursunov'un en sevdiği zemin çimdir ve 3 hafta sonra Wimbledon'da çok daha iyi bir durumda dönmek varken, muhtemelen ilk maçta dağılıp gideceği toprak kort turnuvası olan Roland Garros'a katılması bana pek mümkün gelmiyor. Şu an Paris'te mi, değil mi, o bile bilinmiyor. Çekilebilir. (eğer çekilirse lucky loser olarak gelecek oyuncunun rakibi Daniel Gimeno-Traver)

Gicquel: Fransız, şubat ayından beri kortlardan uzakta. Bu turnuva kendi evindeki bir grand slam olduğu için adını son ana kadar sildirmek istememesi mantıklı. Çarşamba günü bir Fransız gazetesine yapabildiği kadar antrenman yaptığını, ama hala 5 setlik bir toprak maçı için hazır olup olmadığının kararını vermediğini söylemişti. Kesin kararını haftasonu vereceğini söylemişti. Fransız olmasa muhtemelen şimdiye kadar çekilmişti ama kendi ülkesindeki bu turnuvada oynamayı sonuna kadar zorlamak istiyor. Yine de şimdiye kadar oynama kararını kesin olarak vermemesi, çekilmesi umudunu yaratıyor. (eğer çekilirse lucky loser olarak gelecek oyuncunun rakibi Pere Riba)

Riba, Gimeno-Traver ve Ball'un Bolelli'den daha güçlü rakipler olmadığına vurgu yapayım. Umarım bu 3 oyuncudan en az biri çekilir...

1994 Model Novak Djokovic



Program nedir tam olarak anlayamadim (ben de bu aralar pek bir anlayamiyorum ya neyse) ama tahminim diger cocugun program sunucusu olup Novak'i konuk ettigi yonunde. Teniste en cok neyi seviyorsun, yenince rakiplerin sana kizar mi (..:)...), cocuk oyunlari oynar misin, teniste hedefin nedir gibi seyler sormus. Sunucunun ahsap raketine de bittim, babasinin falan herhalde. Her seyin kucugu (daha) sevimli oluyor. :)

Cizere Ayip Olmasin

Duvara Nadal karikaturleri cizen kisi, akli artik her neredeyse Nadal'a tek el bakchandi uygun gormus. Nadal da ya karikaturisti bozmamak icin, ya yeni bir seyler denemis olmak icin ve ya bir cocukla oynadigindan tek el backhand ile oynamis "mini" macini. :)



Ponte Vedra Beach Takvimden Çıkarıldı

Nisan ayında yeşil toprakta oynanan Ponte Vedra Beach turnuvası takvimden çıkarıldı. Bu sene son kez düzenlenmiş oldu yani. Bununla birlikte, kadınlar turunda yeşil toprakta olan sadece 1 turnuva kaldı, o da Charleston. Ponte Vedra Beach'in 31 yıllık bir geçmişi vardı. Arada zemini, sponsoru, yeri değişse de turnuva aynı adla, aynı organizatör ile devam etti. Buna en çok üzülen oyuncu Wozniacki olacaktır herhalde, en sevdiği ve en başarılı olduğu turnuvalardan biriydi.

Roland Garros - Kadınlar Ana Tablo Kurası

1 numaralı seribaşı Serena Williams'ın çeyrek finale kadarki kurasının çok iyi olduğunu söylemeliyim. İlk 4 turda ona güçlük çıkartacak kimseyi göremiyorum. Ama Serena'nın çeyreğinin alt tarafı çok fena kaynıyor. Stosur, Henin ve Sharapova bu çeyrekte. Henin'in kurası zaten tam bir facia. İlk turda Pironkova, arkasından Zakapolava ile oynayacak muhtemelen. Toprakta yeterince maç pratiği yapamayan Henin'e ısınamadan sıkıntı yaratabilecek oyuncular, ama Henin'in de grand slam performansının daha başka bir düzlemde olacağı kesin. 3. turdaki olası rakibi ise Sharapova. Masha'nın ilk 2 tur maçında takılacağını hiç sanmıyorum. Bu hafta Strasbourg'da oynuyor Rus raket ve 4 maç kazanıp finali gördü. Yarın turnuvanın finalinde Alman Kristina Barrois ile oynayacak. Buraya daha sıcak gelen oyuncu Henin'e göre. Tahmin yapmak gerçekten çok zor ama toprak kort olması sebebiyle Henin bir adım önde. Buradan çıkacak oyuncu rahatlayamıyor hemen, zira 4. turdaki olası rakipleri Sam Stosur olacak. Avustralyalı geçen sene bu turnuvada yarı final görmüştü ve bu sene de, özellikle toprakta çok iyi bir performans sergiledi. Özellikle, 3. turdaki maç çok yıpratıcı olursa Stosur'un oradan gelen oyuncuyu yenmesi çok büyük sürpriz olmaz. Tabii burası kazan gibi kaynarken, yukarıdan Serena kıs kıs gülecek muhtemelen.

Buraya en formda gelen raketlerden Jelena Jankovic, bence turnuvanın en güzel kurasını çekmiş ilk 4 seribaşı arasından. İlk 3 tur kurası çok kolay. 4. turda Wickmayer ile oynayabilir, ki onu da Roma'da neye benzettiğini çok iyi biliyoruz. Ayrıca ufak bir ihtimal Suarez Navarro ile de oynayabilir. Aslında Suarez Navarro sakatlanmasaydı ufak bir ihtimal değil, direk Suarez Navarro ile oynayacak derdim ama çok iyi bir toprak sezonu geçiren ve benim de favori oyuncularımdan biri olan Suarez Navarro, 3 hafta kadar önce Fas'taki turnuvada ikinci tur maçı sırasında ayağını fena şekilde burktu. Roland Garros'a yetişmesi şüpheliydi; muhtemelen tam hazır olmadan geliyor. O yüzden 4. tura çıkmasını zor görüyorum. O şanssızlığı yaşamamış olan bir Navarro, bugün Jankovic için tehdit bile oluşturabilirdi, yazık oldu. Jankovic'in çeyreğinin alt tarafı çok gergin oyuncularla dolmuş, gerim gerim gerileceğiz. Bir çeyrek düşünün ki; A-Radwanska, Ivanovic, Zvonareva ve Safina'dan oluşuyor. Bu çeyrekte ağlamayan oyuncu, kırılmayan raket, alınmayan coach molaları, sakatlık molaları, mızmızlanmalar, kaçan maç puanları görmemek mümkün mü? İşin ilginci bu 4 oyuncu da son form durumları itibariyle hiç de izlenesi bir tenis oynamıyorlar. Kısacası, Jankovic eğer grand slam gelince saçmalayan oyuncu moduna girmezse buradan gelecektir. Gelmesi lazım artık yani, bu grand slam'de en azından yarı final oynaması gerekiyor.

3 numaralı seribaşı Caroline Wozniacki'nin yarısında sürpriz bir oyuncu çıkması kuvvetle muhtemel. İlk 8'den Wozniacki ve Kuznetsova burada ki, ikisi de son derece formsuz ve burada yarı final oynamalarını zor gördüğüm oyuncular. Gerçi Wozniacki Varşova'daki son maçından sonra çıkıp Roland Garros'u kazanabilirim falan demiş ki, hadi oradan diyorum kendisine. Kazanırsa bu lafları tek tek yedirsin bana, helali hoş olsun. Kuznetsova'nın ilk 2 tur kurası zor. Cirstea ve ardından yüksek ihtimal Petkovic. Hadi Cirstea son aylarda salak salak oyunculara yeniliyor ama Petkovic, bu Kuznetsova'yı affetmez diye düşünüyorum. Onları geçse bile karşısında son haftalarda formda olan ve bu turnuvada da ilk 3 turda pek zorlanacak gibi görünmeyen Çinli Na Li var. Wozniacki'nin bölmesinde bulunan 3 seribaşı da bence şu an Wozniacki'yi yenebilecek durumda. Pennetta, Safarova ve Dulgheru. Başta buradan sürpriz bir oyuncu çıkması kuvvetle muhtemel dedik, kendi fikrimi de söyleyeyim. Bu oyuncu Dulgheru olabilir. Gülmeyin.

Venus Williams, ilk turda tecrübeli Schnyder ile oynuyor. Güzel maç olur ama Venus bırakmaz bence. Ondan sonra kurası 4. tura kadar çok açık. 4. turdaki rakip ise Madrid finalini kaybettiği sıcak Aravane Rezai. Rezai'nin de ilk 3 tur kurası gayet güzel. 4. turda Rezai-Venus karşılaşması bana çok muhtemel geliyor. Kimin kazanacağını kestirmek güç. Venus'ün Madrid'dekinden fazla oynayacağını zannetmesem bile, Rezai'nin Madrid'deki tenisini oynayacağını da düşünmüyorum. Buranın üst tarafında Dementieva var. Çok formsuz ama ilk 3 tur kurası çok traş olmuş. Bu maçlarda saçmalamazsa, hem güveni kendine yerine gelebilir, hem biraz oyun ritmini bulabilir. Ama 4. turda karşısında Martinez Sanchez veya Azarenka'yı bulacak. Eğer Azarenka sakatlığından tam olarak kurtulamadıysa, ki ben sanmıyorum, Martinez Sanchez gelebilir buradan. Roma ve Madrid'de 2 masters'ı sürpriz şekilde kazanan Martinez Sanchez ve Rezai için iyi kuralar aslında. İkisinin çeyrek finalini izlemek sürpriz olmaz; ama burası WTA, her turnuvada her şey değişebiliyor. Kestirmek gerçekten erkeklere göre çok daha güç.

Kirpi, erkekleri yazmıştı zaten; ben de kadınlarla değerlendirmeyi tamamlamış oldum. Pazar TSİ 12.00'da heyecana başlıyoruz. Bizi takip etmeye devam edin!

21 Mayıs 2010 Cuma

Roland Garros - Tek Erkekler Ana Tablo

PDF kuralar burada.

Gecen yil gecirdigi sakatliktan sonra kariyeri bittigi soylenilen Rafael Nadal yine ne yapip edip bu yil da favori olarak gelmeyi basardi. Ama 5 set uzerinden oynanan maclarda ne olacagi belli degil tabi. Kendisi de "Gecen yil da favoriydim, ama kaybettim" dedi zaten. Yine de kurasi cok kotu degil. Bu yil bir set kaybettigi Ernests Gulbis Federer'in ceyreginde kalirken, diger set kaybettigi isim olan Nicolas Almagro ceyrek finale gelse bile once erken turlarin iyi oynayan ismi Fernando Gonzalez sonrasinda ise Fernando Verdasco tarafindan hirpalanacak. Yari final rakibi ise Novak Djokovic, David Ferrer, Juan Carlos Ferrero uclusunden biri olur diye dusunuyorum ve bunlar sadece bugune dek hic gormedigimiz kadar iyi oynarlarsa Nadal'i eleyebilirler. Ayrica bu ceyrekte Giraldo'nun Djokovic karsisinda bir supriz yapmasi da ihtimaller dahilinde. Ben sahsen bu dilimden bu yilin toprakta en fazla mac kazanan oyuncusu olan David Ferrer'in gelmesini isterim. Hak etti cunku.

Federer'in ise kendi ceyregindeki en buyuk rakibi Ernests Gulbis. Gecen yilki Del Potro yari finali gibi bir mac gelebilir, ancak sonuc degismez diye dusunuyorum. Bu ceyrekteki supriz potansiyeli ise daimi supriz adayimiz Marin Cilic. "Marin Cilic kim?" diye sorabilirsiniz tabi bu aralar. Hani su Avustralya Acik'ta pili bitene kadar 5 setlik mac yapip yari finalde Murray'e elenen cocuk. Ne olur ne olmaz yazalim Marin'i de :). Kalan son ceyrek ise al birini vur otekine isimlerle dolu. Bu ceyrek icin sessiz kalma hakkimi kullaniyorum (yorumu olanlar lutfen yazsin), en istikrarli isim Tsonga gibi gorunuyor, yari final yapabilir. Ama kim gelirse gelsin Federer'e yenilecektir bana gore. Bu ceyrekteki en eglenceli ilk tur eslesmesi Murray-Gasquet arasinda, sonucunu kestirmesi zor, izlenesi bir mac. Olur da yari finale Federer gelemezse o zaman gecen yilki senaryonun tersini izleriz ve bu sefer finale Federer'in yarisindan bir supriz isim gelir.

Nadal'in bu turnuvadaki en buyuk rakibi dizleri olur. Nadal'in basina bir sanssizlik gelirse (tahtaya vuruyorum burada, nazar degmesin Rafa'ya diyorum, zira tenisseverler olarak biktik artik) Federer sampiyon olur. Federer'e sakatlik anlaminda birsey olmaz ama o da kendi kotu performansina yenik duserse Ferrer kupayi alabilir, hatta alsin isterim. Zira yanilmiyorsam Ferrer bu yil Verdasco, Ferrero, Federer ve Nadal'a kaybetti toprakta. Son iki ismin elendigi senaryoda, kalan diger iki ismin de son haftalarda dususe gecmesi nedeniyle, cok da mantiksiz olmaz kazanmasi.

Ekleme: Dikkat ettim de gecen senenin finalisti Soderling'den hic bahsetmemisim. Cunku onu artik tehlikeli saymiyorum. Onun cikisi Nadal'i yenmesiyle basladi, Abu Dhabi'de Federer'i yendiginde hala gozler uzerindeydi ama bir sonraki macta Nadal'a kaybettiginden beri duzelemedi tam olarak. Ironik gibi degil mi?

19 Mayıs 2010 Çarşamba

RG 2010 Pack: Roger Federer





RG 2010 Pack: Rafael Nadal





Video: "He's Done It!"

Marsel Turladi

Marsel daha once Akdeniz oyunlarinda yaptigi 3.5 saatlik bir mac sonucunda 4 sette boyun egdigi rakibi Roberto Bautista-Agut'u bugun Roland Garros elemelerinin ikinci turunda yendi.

Maci cok rahat kazanan Marsel 6-3,6-2 biten setlerde servis kirdirmadi. Rakibi mactan cekilen Simone Bolelli, Marsel'in final turundaki rakibi oldu.

18 Mayıs 2010 Salı

Video: Delpo Bu Nee??



Pablo, Del Potro'ya karsi.

Olayi cok net anlamadiysam da kiligi sevdim. :D

17 Mayıs 2010 Pazartesi

Nadal ve Federer Bu Kez Anlasamadi

Federer ve Nadal Masters turnuvalari ve Grand Slamlerin onemi konusunda anlasmazliga dusmusler.

Federer "Master serilerinde kazanamamam onemli degil. Toprak sezonunun basarisi Roland Garros'da degerlendirilir. Masters serilerinde basarili olsaniz da Roland Garros'da ilk turda elenirseniz basariniz sorgulanir" demis.

Buna karsilik Nadal ise "Bu saygideger, ancak benim katilmadigim bir gorus. Bana gore tum toprak sezonunun tek bir turnuva ile degerlendirilmesi haksizlik olur." demis.

Aslinda bu konuda soylenecekeler basit. Gecen yil Masters turnuvalarinda kayda deger bir is yapmayan Soderling Roland Garros'da cok iyi bir performans gosterip final gordu. Djokovic ise surekli Nadal engeline takildigi bu donemde oldukca dikkat cekmesine ragmen Paris'te 3. turda elendi. Bugun 2009 toprak kort sezonunun basarili isimlerini siralamaya kalksak kim onde gelir acaba? Ve ya soyle dusunelim; su an Soderling'in bir sakatlik sorunu yok. Djokovic'in ise astim bronsit sorunu var. Djokovic'in herhangi bir sorunu olmasaydi kimi Fransa'da basarili olmaya daha yakin gorurduk? Ya da sezonda ust uste 3 Masters kazanan bir isim Paris'te ilk turda kaybettigi icin tenis tarihinde 2010 toprak kort sezonundan silinebilir mi? Her ne kadar basin ve tenisi sadece Grand Slam turnuvalari cercevesinde takip edenler burada alinan sonuclara onem verseler de tenisi yakindan takip edenlerin Djokovic'in 2009 sezonunda toprakta yaptiklarini unuttugunu sanmam. Benzer bir sekilde bugunlerde basin bile Nadal'in husranla sonucalanan 2009 toprak sezonundan bahsederken Roland Garros oncesi gosterdigi performanstan bahsediyorsa, Masters turnuvalarindaki performansin goz ardi edildigini pek de soyleyemeyiz herhalde.

Nadal 14-7 Federer

Nadal-Federer rekabeti, dün Madrid finalinde, 1 yıl sonra tekrar canlandı. Geçen yıl Federer'in 2 sette kazandığı final, bu kez 6-4 7-6'lık skorla Rafa Nadal'a gitti. Nadal, bu şampiyonlukla birlikte bir sezondaki 3 toprak masters turnuvasını da kazanmayı başaran tarihteki ilk tenisçi oldu. Aynı zamanda, Andre Agassi'yi geride bırakarak, tek başına tarihin en çok masters turnuvası kazanan tenisçisi oldu. Hem de henüz 24 yaşında.

Maçın genel olarak pek tatmin edici olduğu söylenemeyecek olsa da, Federer'in backhand tarafında çıkardığı sürpriz güzel şutlar ve bazı yerlerde vurduğu olağanüstü dropshot'lar ile Nadal'ın topspin'li forehand'i ile vurduğu bir dolu winner ve harika backhand passing shot'ları yine bu rekabetin bize neden değerli olduğunu gösterdi.

Kort şartlarının Roland Garros'a nazaran Federer için daha uygun olduğu Madrid'de, Nadal kendi ortalamasının biraz altında oynayarak bile iki sette kazanmayı başardı. Federer'in maç puanı da dahil olmak üzere yaptığı bazı komiklikler olsa da, toprak kort standardının çok da aşağısında değildi. Federer, RG'de bundan daha iyi olacaktır tabii ki, ancak koşulları Nadal'a çok daha uygun olan Paris'te Nadal'ın da bundan çok daha iyi olacağı kesin. Bu maçla birlikte Roland Garros'un en büyük favorisinin Nadal olduğu bir kez daha tescillenmiş oldu.

Bir not. Nadal, bu zaferle birlikte tekrar 2 numaraya geri döndü. Eğer Federer, Roland Garros'ta yarı finalden önce elenirse, Nadal da kupayı kazanırsa, Roland Garros sonrası Nadal 1 numara olacak. Bu, Federer'in, Sampras'ın 286 haftalık rekorunu kıramaması demek. Peki, Federer'i yarı finalden eleyebilecek muhtemel isim kim derseniz, söyleyebileceğim tek isim var: Fernando Verdasco... Sıralamaya bakıldığında Federer ve Nadal, Verdasco ve Tsonga'yı paylaşacaklar ve bence, Verdasco, Nadal tarafına düşerse harika bir toprak sezonu geçiren Verdasco için talihsizlik; Federer tarafına düşerse, harika bir toprak sezonu geçiren Verdasco için Federer'in grand slam'lerde yakaladığı 23 üst üste en az yarı final rekorunu bozma şansı doğacak. Son birkaç aylık Nadal ve Federer performansı, bana bunu söyletiyor en azından...

Şimdi Marsel İlhan'ın, elemelerdeki kurasını bekliyoruz. Hatırlatalım, Roland Garros elemeleri yarın start alıyor. Ne de çabuk geldi, ne de güzel oldu!

16 Mayıs 2010 Pazar

Nadal ve Futbol Tutkusu

Bazen teniscilerin 22-23 gibi cocuk denilecek yasta olduklarini unutuyor insan.

Nadal'in akli pazar gunu oynanacak La Liga maclarinda kalmis. Hatta "Keske finali maclari izleyebilecegimiz bir saate oynasaydik, bari skorlari sandalye arasinda dev ekrandan verseydiniz" bile demis saka icin. Aslinda maclarin ayni saate olmasi Real Madrid icin avantaj bile sayilabilir, zira Nadal desteklemek icin izledigi takimlari kaybettirmesi ile meshur.

Bu Nadal'in ilk futbol ve tenisi farkli saatlerde yurutme girisimi degil. Daha once de Wimbledon'da oynayacagi mac Ispanya'nin Avrupa Kupasi maci ile cakistigindan 2008'deki ucuncu tur macinin saatini degistirtmisti. Tabi rakibi Kiefer ve organizatorler icin sorun olusturmadigina emin olup butun taraflardan izin aldiktan sonra. Blogunda da konu ile ilgili "Profosyonelce bir hareket mi? Bence degil. Ama kimse icin sorun olmayacaksa neden hem maci izleyip hem de oyunumuzu oynamayalim?" diye yazmisti. Bu yil oynanacak olan Dunya Kupasi'ni nasil idare edecek cok merak ediyorum.

Aslinda bu tip cakismalarin bir az da olsa spora da zarari var. Ben sahsen futbol maclari ile cakisan tenis maclarina daha az ilgi gosterilecegini dusunuyorum. Yani kort dolsa bile bugun kimse maci 3D izlemek icin sinemalara gitmez herhalde.