Erkeklerin ve kadınların karışık olarak oynadığı ender turnuvalardan biri olan Cincinnati'de ilk gün bu sabaha karşı oynanan Roddick-Kohlschreiber maçıyla sona erdi. Sürprizler var, haberler var, yola sağlam adımlarla devam eden favoriler de var...
Kadınlarda bugün çok daha fazla maç oynandı. Önce onlara bir bakalım. Dün elemelerden gelen Kimiko Date-Krumm, bugün Makarova ile ilk tur maçını oynayacaktı ama sakatlanınca yerine LL olarak Martinez Sanchez geldi. Makarova onu 2 sette geçmeyi başardı. Arvidsson ise 0-6/0-3 geri düştüğü maçta Niculescu'yu 3 sette geçmeyi başardı ikinci seti tiebreak ile aldıktan sonra.
Wildcard'lı Amerikalılardan McHale, Pironkova'yı geçerken; Sloane Stephens, Errani'ye kaybetti. Bir başka wildcard'lı Polona Hercog ise elemelerden gelen Rodionova'ya karşı oyun bile alamadı. Daha geçen ay toprakta çok iyi form tutmuştu. Sert korta geçişi zor olabilir falan ama Rodionova'dan oyun bile alamamak? Ivanovic, Petkovic ve Kuznetsova bugün korta çıkan önemli seribaşılar ise yollarına devam ettiler. Sezonun flaş isimlerinden Goerges ise elemelerden gelen Zheng'e üç sette elendi. Peer ise ilk setini aldıktan sonra ikinci sette de 5-0 öne geçtiği maçı az daha Lisicki'ye kaptıracaktı. 6 oyun üst üste kaybeden Peer toparladı ve tiebreak ile maçı bitirmeyi başardı.
Erkeklerde bizi en yakından ilgilendiren maç Marsel-Dimitrov maçıydı tabii ki ve Marsel maalesef set alamadan kaybetti. Bugün elenen tek seribaşı Troicki. Fognini'ye kaybetti. Elenen tek seribaşı dedik ama zaten topu topu 2 tane seribaşı korta çıktı erkeklerde. Diğeri Richard Gasquet idi. O, Dolgopolov'u 2 sette geçmeyi başardı.
Wildcard ile ana tabloda yerini alan Harrison, Chela'yı rahat geçti. Maçın büyük bölümünü izledim. İlk sette erken servis kırdıran Chela sakatlık molası oldu, sanırım omzunda bir problem vardı ki zaten performansı da belli ediyordu bunu. Harrison sadece sabırlı olarak, geriden iyi savunma yaparak kazandı. İkinci turda Djokovic ile oynayacak. 5-6 oyun alabilse bari.
Günün geri dönüşleri Monaco ve Lopez'den geldi. Monaco ilk seti kaybettiği maçta Haas'ı; Feli ise ilk seti kaybettiği maçta Ferrero'yu yendi. Bogomolov, Verdasco ve Nalbandian günün diğer kazanan favori isimleri oldular.
Günün maçı tabii Roddick ile Kohlschreiber arasındaydı. Geçen sene burada yarı final oynayan Roddick, uzun süreden beri ortalarda yok ama bunu da artık ne yapar eder kazanır diyordum. Çok yakın geçen ilk sette iki oyuncu da iyi tenis oynuyordu ve keyif veriyordu. Tiebreak'i kazanan Roddick oldu. Bundan sonra vitesi yükselten Roddick servis de kırarak ikinci sette 4-2 öne geçti ama buna rağmen maçı kaybetmeyi başardı. Arka arkaya oyunlar alan Kohlschreiber 5-4 öne geçti ve burada Roddick servisinde 2 set puanı da buldu. Roddick bunları kurtardı ama Kohlschreiber 6-5'te yakaladığı şansı affetmedi ve setleri dengeledi. Roddick'in klasik hakem takışması da durur mu? Yapıştırdı cevabı. Son sete servisine tutunarak başladı Kohlschreiber. Roddick servisinde de 30-40'ta servis kırma puanı yakaladı. 30-30'da kaybettiği puana sinirlenen Roddick topa öyle bir abandı ki, top stadyumun dışına uçtu. Normalde topa vurmaya ilk önce bir uyarı verilir ama top direkt olarak stadyumun dışına gittiği için direkt puan cezası aldı Roddick ve servisini kırdırmış oldu. 10 dakika vir vir vir konuştu hakemle ve maçtan koptu tabii. 5-0 gerideyken servisine tutundu da bagel olmadı, 6-1 ile bitti. Bu sonuçla birlikte Roddick 2001 yılının Ağustos ayından sonra ilk kez, yani tam 10 yıl aradan sonra, ilk 20'nin dışına çıkmış oldu.