17 Mart 2011 Perşembe

Indian Wells Hindistan'daymış

http://www.ntvmsnbc.com/id/25155111/?act=Podcast

Buraya tıklıyorsunuz. Listede biraz altlara inip 16 Mart 2011 tarihli Korttan Sesler programının ilk bölümünü açıyorsunuz ve ilk 1 dakikada, Indian Wells'in Hindistan'da olduğunu 2 defa öğreniyorsunuz. Bu kadar özensizliğe, yaptığın işe saygısızlığa ne denir, bilmiyorum. Bu kadarı da olmasın...

Not: Muhtemelen program orada en fazla 2 gün olacak, ondan sonra izlemek mümkün olmayacak.

17 yorum:

Korhan dedi ki...

zaten maçları da banttan vericeklermiş ne desek boş!

sekoser dedi ki...

Bir mesaj attım bakalım ne dicekler:)

Adsız dedi ki...

Aynı skandalı bugün akşam gazetesinde de görüp derin bir yuh çekmiştim.Ama tek sebep IWin Hindistanda düzenlenmesi değil.
Tenis haberi diye koca bir alan kaplayan bölümde özenle seçilmiş(çünkü fotonun çekim açısından haberin asıl hedefinin ne olduğu malum) kocaman bir kadın tenisçi fotosu ardından bit kadar yazı.
Ben artık cidden tenis haberi yapılsın istemiyorum.Bunların tenis başlığı altında topluma kazandıracağı tek şey ancak sapık zihniyeti olur.Yazık!

Adsız dedi ki...

Ntvspor'a ise yapılacak sayılı yorum vardır herhalde.Başını YÜZEYSELLİK ve CEHALET alıyo tabi...

Russell dedi ki...

@Korhan

evet, ben de öyle gördüm. sürpriz değil.

@sekoser

Cevap gelirse yazarsın. :)

Beril dedi ki...

son yapılan marsel haberine bakın asıl katıldığı turnuva fransadaymış, hatta guadeloupe diye bir kentteymiş :)

kirpi dedi ki...

Paris'in kazasi falanmiymis?

Beril dedi ki...

yok yahu koskoca kentmiş, marakeşin hemen yanındaymış galiba :)

Russell dedi ki...

bu arada rafa bitmiş. bitmiş.. yarın ilk uçakla türkiye'ye geliyor, türk vatandaşlığına geçecek. ispanya'daki ırkçılık sebebiyle oradan ayrılıyor. türkiye'de ispanyol'lara sevgi de had safhada olduğundan...

sekoser dedi ki...

"Tv'de alttan geçen bilgi bantında da Indiana Wells yazmış elemanın birsi de onu düzelttirdim, oluyor böyle dalgınlıklar, radyo tarafına uzağım ama uyarayım" dedi arkadaş.


Bir de maç programı h.sonu yoğun olduğundan gece yarısından sonra banttan veriliyormuş malesef yarı final ve finaller.

Russell dedi ki...

Hep yoğun onlar zaten. Wimbledon yayınlamazken doğru düzgün Dünya Kupası diyorlardı, ki Dünya Kupası yayın hakları yok ellerinde, program basıyorlardı sürekli, saçma sapan bi oyun oynatıyorlardı öğleden sonra. Bu sene Dünya Kupası yok, daha iyi olacak diyorlar da pek inanasım gelmiyor. Bugün 14/16 programının sonunu yakaladım. Türkiye'nin gençlerdeki en iyi yüzücülerinden Ediz Yıldırımer çıktı tam açtığımda. Merakla izlemeye başlayacağım tam. Dilara Gönder 4-5 tane soru sordu çocuğa, 5 dakika doldu dolmadı, program bitti dedi kapattı. Sonra gün içinde 421 defa La Liga özetleri falan yayınlanıyor, ilginç şeyler bunlar tabii.

orion dedi ki...

Bu kadar sallamayın bence ntvspora. Diğer sporlara en çok vakit ayıran onlar yine. Ben Marsel'i başka kanalda pek görmedim mesela; ntvspor'a ise çıkıyor senede 2-3 kez. Diğer sporlara ayrılan birçok programları da var. Adamlar anket yapsa Ediz Yıldırımer'le uzunca röportaj mı yapalım La Liga özetlerini 422. kez mi verelim diye La Liga çok ağır basar; durum böyle oldukça da kanalı suçlayamam ben. Kanalın çalışanı falan da değilim yanlış anlaşılmasın :p

Russell dedi ki...

Tek savunma da o. Lakin NTV Spor zaten izlenen bir kanal. Başka spor kanalı yok ve spora meraklı insanların evinde veya iş yerinde sürekli bu kanal açık. Rekabet ortamı da yok yani. Böyle bir durumda daha korkusuz olmaları gerekir, ki şu an kar ettiklerini düşünüyorum. Eğer NTV Spor da bunu yapmayacaksa kim yapacak bu ülkede? Kemikleşmiş bir izleyici kitlesi var ve bunu denemeye cesaret etmesi gereken kanalların başında geliyor. Öyle futboldan arta kalan zamanda ücra saatlere diğer sporları sıkıştırarak, "yapalım da olsunculuk" mantığıyla genç bir yüzücüyü çıkarıp 5 dakika konuşturmakla olacak şeyler değil. Güzel programlar var, kabul ediyorum ama diğer sporları yayınlama konusunda çok ama çok eksikler var. Bir şekilde hepsinden bahsetmeye çalışıyorlar ama o kadar yüzeysel kalıyor ki... Ayrıca dünyadaki diğer spor kanallarına baktığında genelde ikinci ya da üçüncü kanalları olduklarını görürsün. Rusya'da Nova Sport vardır, İngiltere ve Almanya'da Sky Sports vardır, ABD'de ESPN vardır vs vs... Tabii, NTV Spor bunlar kadar büyük bütçelere sahip değil, şu NTV Spor'un açılması bile 2000'li yılların sonunu buldu. Ama hakikaten bir spor kanalı olmak istiyorlarsa ya futbola ayırdıkları süreyi ciddi şekilde azaltıp diğer sporları yayınlayacaklar (diğer sporlardan bahsedecekler değil, yayınlayacaklar) ya da futboldan vazgeçmek istemiyorlarsa az bir bütçeyle diğer sporlara daha çok yönelen bir kanal daha açacaklar, ki onun olması da yakın bir tarihte hiç mi hiç mümkün gözükmüyor. Euroleague'i alıyorlar, ilk birkaç hafta çok fazla maç koyuyorlar, sonra hevesini kaybetmiş çocuk gibi sadece Fenerbahçe Ülker'in maçıyla geçiştiriyorlar, sonlara doğru yine biraz düzeldi. Voleybol konusunda haklarını veriyorum. Ama hentbol gibi gayet keyifli bir spor hiç yok. Tenis gibi bir spor neredeyse hiç yok. Motor sporları yok. Formula'yı zaten kaptırdılar TRT'ye. Bisiklet vs. yok, snooker yok, kış sporları yok. Bunlar zerre yok. Ki bunlar dünyada en önde gelen sporlar.

Russell dedi ki...

Futbol dışında biraz basketbol ve biraz voleybol dışında hiçbir spor organizasyonunun yayını yok. Bugün İspanya'da Indian Wells'i yayınlayan TDP, turnuvanın başından bu yana her gün birkaç maç veriyor ve bütün kortlardan dönüşümlü olarak yapıyorlar bunu. NTV Spor aynı turnuvada bir tane canlı maç vermiyor. Wimbledon alıyor, sadece merkez korttaki maçları veriyor Marsel haricinde. Bir de o konu var tabii. TRT de yapıyor bunu. Merkez kortla başlıyorlar, merkez kortla bitiriyorlar, halbuki bilmiyorlar ki ilk turlarda asıl mücadele, ruh dış kortlarda. 14 numaralı kortta harika bir maç oluyor, 5. sete gidiyor, biz orada Nadal'ın Dustin Brown'ı 3 sette yenmesini izliyoruz. Isner-Mahut gibi çılgınlıkların olması gerekiyor o kortlara geçmeleri için.

orion dedi ki...

Daha cesaretli olabilirler ama niye daha cesaretli değilsin diye suçlayamam ben. Sonuçta adamlar spor dallarını daha çok sevdirmek gibi bir misyonla kurmadılar kanalı. Zaten para kazanıyorlar, rekabet yok istediklerini yapabilirler diyorsun ama kanalın ilk zamanlarında futbolun yeri bu kadar fazla değildi. Spor aşkında futbol pek konuşulmazdı mesela şimdi neredeyse tamamen "Evet Sivasspor gol atmış şimdi oraya bağlanıyoruz" diye geçiyor. Sebebini bilmiyorum bunun ama izleyici, yönetici baskısındandır diye tahmin ediyorum formatın değişmesinin.

Sky, ESPN falan da bildiğim kadarıyla birinci kanallarını en popüler yayınlara ayırıyorlar. Hâtta Amerikalılar ESPN'in tenis yayınından çok şikayetçi diye biliyorum. Bu tarz kanalların en iyilerinde bile var sanırım bir denge problemi.

Sonuç olarak söylediklerine genel olarak katılıyorum ama ntvspor değil bence eleştirinin gitmesi gereken yer. Zaten izleniyor diyorsun ama daha çok futbol verseler daha çok izlenirler. Belli bir denge tutturmaya çalışıyorlar ve mükemmel değil bu denge ama çok kötü de diyemem. Şimdi ilk zamanlardakine oranla daha fazla futbola vakit ayırdıklarına göre bunu tetikleyen bir baskı var demek. İkinci kanal kurma planları veya imkanları nedir bilemiyorum tabi ama umarım planlıyorlardır.

kirpi dedi ki...

Eğer NTV'nin tekel olma gibi bir durumu varsa bunu bence de rahat bir şekilde kullanabilir.

İki örnek geliyor aklıma, biri TRT biri de kısa bir dönem için Cine 5. TRT yazları Wimbledon ve Roland Garros'u yayınlardı, o dönemde kanal sayısı da az olduğundan açıkçası eğlenceli vakit geçirmek isteyenler oturur izlerdi. Ben küçükken öyle izledim hep. Cine 5 ise futbolu şifreli yayınlayıp basketbol maçlarını şifresiz yayınlamıştı bir dönem ve o ara basketbola olan ilgi epeyce artmıştı.

Şimdi NTVSPOR maç özetlerini belirli bir program dahilinde verse, gününü saatini bilen herkes oturup izler yine. Tekar etmedikleri için bu progremların izlenilirliği azalmaz. Öte yandan diğer saatleri başka sporlara ayırsalar hem bizler gibi farklı sporlara da ilgi duyan kitleyi çekerler, hem de tekel olmanın avantajını kullanıp bu saatlerde izleyecek daha etkileyici bir şey bulamayan insanları farklı sporlara ısındırıp bu yoldan bir kitleyi kazanabilirler. Cine 5'in basketbol ile bir kitle çekebildiği gibi. 50 kez aynı özetlerin tekrar edilmesini bu bağlamda yanlış buluyorum zira kimse aynı özeti 2 kereden fazla izlemeyecektir bence. Özellikle tenis bu anlamda işlerine çok yarayacak bir spor, zira her hafta turnuva var. Tekrara düşmeden aynı kitleyi defalarca kez ekran başına çekeilirler demek oluyor bu.

Kısacası NTVSPOR tekel durumunu iyi kullanabilirse hem izleyici sayısını artırır, hem de faydalı bir iş yapmış olur diye düşünüyorum. İdealist davranmak gibi bir zorunlulukları yok tabi, o apayrı bir konu.

aks111 dedi ki...

birde ntvspor da reklam olayı var ki yani bu kadar reklam alan bir kanal istese çok spor yayınlar :)).hatta bazen bir program çok erken bitiyor atıyorum saat başına 25 kala bitiyor diyelim.rtük un reklam kuralı var galiba dakikasını bilmiyorum ama 8 dakika diye hatırlıyorum.neyse 8 dersek işte saat 15.35.15.43 e kadar reklamımızı verelim.sonra haftanın golleri diye bişey var ispanya da güzel çirkin farketmez zaman dolduracak kadar gol gösterip tekrar reklama girip saat başı bültenine geçiyorlar :)).bu kadar keskin zekayla daha neler neler yapar ntvsporda canları istemiyor sanırım :).sine büyüka,caner eler ve ismail şenol un euroleague konuştuğu bir program var.canlı yayın 01.50 de başlıyor.