İlginç sonuçlar vardı. Özet geçelim.
Yarı finallerde Fransa, Arjantin karşısında 2-0 öne fırladı Llodra'nın Monaco, Monfils'in Nalbandian karşısında aldığı galibiyetlerle. İkisi de 4 sette kazandılar. Llodra'nın galibiyeti sürpriz değildi ama Nalbandian'ın Monfils'i yenmesi bekleniyordu. Ben de öyle bekliyordum ama Nalbandian'ın pili bitmiş olmalı. Zira 4. seti 0-3'ten 6-3 kaybetti Arjantinli. Yarın Schwank/Zeballos takımın son umudu için Clement/Llodra ikilisine karşı kortta olacak. Arjantin takımı bu maçı kazanabilir ama Monaco ile tekler galibiyeti almaları çok büyük sürpriz olur. Dolayısıyla ben yazdım bile finale şimdiden Fransa'yı.
Diğer eşleşmede gün 1-1 kapandı. Beklenenlerin tersinde sonuçlar çıktı diyebiliriz. Djokovic hastalık sebebiyle çekilmişti ama pazar günü oynayabileceğini söylemiş. Onun yerine oynayan Troicki, ilk setini kazandığı maçta Stepanek'e 4 sette mağlup oldu. Günün ikinci maçında Wimbledon sonrası hala toparlayamayan Berdych'i Tipsarevic 4 sette geçti. Yarın çiftlerde Zimonjic ve ev sahibi faktörüyle bir adım önde Sırplar. Eğer pazar günü Djokovic sağlıklı bir şekilde kortta olabilirse finalin adı Fransa-Sırbistan olur diye düşünüyorum.
Bunun dışında 2 tane ilginç maç dikkatimi çekti. Brezilya ile Hindistan arasında oynanan kümede kalma mücadelesinde Thomaz Bellucci, geçtiğimiz hafta Amerika Açık çiftlerde final oynayan Rohan Bopanna'yı 6-7(2) 7-6(7) 7-5 4-6 10-8'lik sonuçla geçmiş. Bopanna 3 maç puanı kaçırmış ve son sette 5-3'te maç için servis atarken servisini kırdırmış. Bopanna'nın kaybettiği ilk yakın maç değil bu Davis Kupası'nda. Daha önce 5. sette 10-12, 7-9, 6-8 ve 4-6 kaybettiği tekler maçları var. O stresi kaldırabilmek kolay değil tabii. İkinci darbeyi de Mello yapmış Devvarman'a ve günü 2-0 kapatmış Brezilya. 2-1 geriden gelip 3-2 devirmiş Devvarman'ı Brezilyalı.
Diğer dikkat çeken sonuç Bosna-Hersek - Portekiz serisinden. Uzun sakatlığının ardından birkaç hafta önce Amerika Açık elemeleriyle tura geri dönüş yapan Bosna asıllı Amerikalı raket Amer Delic, Bosna-Hersek için oynamaya karar vermiş. Efsane de oynamış hakkaten. Fredirico Gil'e 5 sette kaybetmiş ama yaptığı dönüş inanılmaz. 6-3 6-4 6-7(14) 3-6 9-7'lik skorla kazanmış Portekizli. Tiebreak'te kaç maç puanı kaçırdığını bilmiyorum ama epeyce çok olmalı. Yaklaşık 1 yıl aradan sonra 5 saatlik maç çıkaracak kondüsyonu bulmak da iyi bir haber olsa gerek Delic için.
Şimdilik bu kadar, yarın çiftler maçları var, dolayısıyla pek heyecan olmayacak...
3 yorum:
konudan bağımsız bir şey; bir yerde nadal için 'Bir sezonda toprak, çim ve sert zeminde grand slam kazanan tek erkek tenisçidir.' diye bir ibare vardı. bu doğru mu yani rod laver filan?
Dogrudur. Laver doneminde sert zemin yoktu, sert zemindeki slamler 70'lerden sonra gorulmeye baslandi, tam tarihlerini hatirlamiyorum su an, Russell aydinlatabilir. Federer ust uste 3 slam kazandi Wimbledon-US Open-Avustralya Acik olarak. Buradaki fark Nadal'in ayni takvim yilinda (2010) ve ust uste 3 farkli zemin de kazanmasi. Aslinda ayni takvim yilinda ust uste 3 tane kazaninca zaten hepsi farkli zeminlerde oluyor :).
Normal turnuvalar için ne zaman bilmiyorum ama grand slam'lerde sert korta geçiş 78 yılında US Open ile oldu. Avustralya ise 88 yılında geçti serte çimden.
Yorum Gönder