5 Nisan 2010 Pazartesi

Miami: Şampiyon Roddick

Miami'de şampiyon finalde Tomas Berdych'i 7-5 ve 6-4'lük setlerle geçen Amerikalı Andy Roddick oldu. Roddick, Indian Wells'te Ljubicic'e karşı finalde yaşadığı şokun bir benzerine burada izin vermedi ve bu zaferle birlikte, 2010'un en çok puan toplayan raketi olmayı başardı. Aynı zamanda Indian Wells ve Miami turnuvalarından oluşan 'Mart ayı Amerikan sert kort sezonunu' da en iyi sonuçla kapatan oyuncu oldu.

İlk sette iki oyuncu da kendi servislerini çok iyi muhafaza ettiler. 5-5'te gelen Roddick break'i, bu akımı bozdu. Özellikle Federer karşısında iyi bir mental güç ortaya koyan Berdych, bu aşamada biraz savsakladı. Bu elinden kayıp giden ilk setin ardından ikinci setin ilk oyununda kendi basit hatalarıyla Roddick'in eline servis kırma avantajını verdi. Hafta boyunca servisinde belli bir çizgiyi tutturan ve bunu korumayı başaran Roddick, burada aldığı avantajı da ziyan etmedi. 5-3'te Berdych servisinde 2 şampiyonluk puanı kaçırsa da, kendi oyununda stres yapmadan maçı bitirdi.

Berdych için iyi bir turnuva olduğu kesin. Finale kadar çok önemli oyuncuları yenerek geldi ama finalde karşısına çok iyi tenis oynayan Andy Roddick gelince, çaresiz kaldı. Ayrıca dediğim gibi yine o maç içinde yaşadığı klasik düşüşlerin bir benzerini yaşadı bu maçta. Roddick açısından dikkatimi çeken iki önemli şey var. Birincisi, servis performansı. Roddick'in çok iyi bir servisçi olduğunu biliyoruz ama geçen sene Wimbledon'dan sonra servis performansında git-geller yaşamıştı ve bu da onun sezonun ikinci yarısını pek iyi geçirememesine sebebiyet vermişti. Bu sene özellikle Miami ile birlikte bu konuda çok iyi bir Roddick izliyoruz. Bunu toprak kort sezonuna, ufak bir düşüşle taşısa bile, toprakta da önemli bir silah olarak kullanabilir. Toprakta servis, sert ve çim korta göre daha etkisiz bir silahtır ama çok iyi servis kullandığınız zaman, hangi kort olursa olsun büyük bir avantajı ele almış olursunuz. İkincisi, Roddick'in mental gücü. Özellikle Nadal maçında dikkat çekiciydi bu. Kariyerinin büyük bir bölümünü hakemle, rakiple uğraşarak geçiren, bağırıp çağıran bir oyuncu için önemli değişimler bunlar 26-27 yaşından sonra. Stresli puanları iyi oynamayı başarabiliyor artık. Bunda, kendisini çok geliştirdiği rallilerin de etkisi büyük. Özellikle backhand slice'larda hemen hemen hiç hata yapmıyor. Tabii bu kadar pasif bir oyun tarzı, karşısında iyi hücum eden, ritmini maç boyu koruyan bir oyuncu çıkarsa bozulabilir. Bozulacaktır da hatta, burası kesin. Ama bu oyun tarzını ne olursa olsun başarıyla korta yansıttığını söylemek gerek. Toprak sezonu öncesi bu ritmi yakalaması ayrıca önemli. Geçtiğimiz sene Roland Garros'ta 4. tura çıkarak kendi adına bu slam'deki en iyi derecesini gerçekleştiren Roddick, bu sene aynı başarıyı yine tekrarlayabilir; hatta bir ihtimal daha da üstüne çıkabilir...

Hiç yorum yok: