30 Nisan 2010 Cuma

Roma'da Çeyrek Finaller

Uzun süredir blogu tek başına idare ediyordu kirpi. Bu postla birlikte geri dönüşümü yapıyorum. Güncellemelerin daha da sıklaşacağını umut ve vaat ediyorum. :)

Roma'da bugün 3. tur maçları tamamlandı ve çeyrek final eşleşmeleri belli oldu. 2. turda Federer'i 3 sette eleyen Gulbis, 3. turda wildcard'lı Filippo Volandri'yi 6-2 3-6 7-6 ile geçmeyi başardı. Günün en zevkli maçı olduğunu söyleyebilirim. Volandri, sakatlıklarla boğuştuktan sonra geri dönmeye çalışıyor. Geçtiğimiz 1-1.5 aylık süreçte 5-6 tane challenger oynadı İtalya'da. Bunlardan birini de 2 hafta önce Roma'da kazanmayı başardı. Wildcard ile katıldığı bu turnuvada ilk turda Luczak, ikinci turda Benneteau'yu geçti. Gulbis karşısında çok iyi oynadı. Maç tamamen ortadaydı, tie-break'te çok kritik puanlarda 2 arka arkaya ace atınca Letonyalı, maçın kaderi çizilmiş oldu. Gulbis, yarın çeyrek finalde İspanyol Feliciano Lopez ile oynuyor. Lopez, bugün maç ısınması sırasında sakatlanan Ljubicic'in bırakmasıyla birlikte puan oynamadan çeyrek finale çıkmış oldu. Gulbis favorim bu eşleşmede.

Gulbis-Lopez galibinin yarı finaldeki rakibi ise Nadal-Wawrinka galibi olacak. Wawrinka, Berdych'in ardından Soderling'i de yenmeyi başardı. Kazablanka'da şampiyonluk yaşamıştı toprak kortta Wawrinka. Burada da çeyrek final iyi bir Roland Garros sonucunun habercisi gibi. 3. turda Hanescu'ya sadece 5 oyun bırakan Nadal karşısında yarın çok şansı olmadığını söylemek lazım tabii.

Tablonun diğer tarafında Tsonga ve Ferrer karşı karşıya gelecek. Tsonga, sürpriz bir şekilde iyi bir toprak kort sezonu geçiriyor şu ana kadar. 3. turda elemelerden gelip ilk turda Ferrero'yu 3 oyun vererek yenen Giraldo'yu 2 sette geçti. Ferrer ise, Avustralya Açık sonrası kafası bir türlü geri gelmeyen Murray'i iki sette devirdi. Tsonga'nın da Ferrer'in de maç skorları aynı bu arada. 6-3 6-4 (sırası bile aynı setlerin, evet). Dengeli maç, tahmin yapmak kolay değil ama rallilerde Ferrer'in daha fazla ayakta kalan taraf olarak maçı kendine çevirmesi muhtemel gibi.

Bu eşleşmenin galibini, Djokovic veya Verdasco'dan biri karşılayacak yarı finalde. Verdasco ile Djokovic, Monte Carlo'da karşılaşmışlar, Verdasco eze eze kazanmıştı. O Verdasco geçen hafta Barcelona'yı kazandı ve burada da şu ana kadar set bırakmadan yoluna devam ediyor. Ama Djokovic, bu kez benim favorim bu eşleşmede. Verdasco son 3 haftada çok fazla maç oynadı ve bunun etkisini, özellikle 3 setlik bir maç olursa hissedecektir.

Bu postun sonuna yamayayım. Yarın (tabii artık bugün oldu) Marsel, Tunus'ta çeyrek final maçına çıkıyor. Jose Acasuso ile oynayacak ve internetten izleme şansımız yine olacak. Merkez kortta TSİ 13.00'da Ouahab-Vliegen maçının ardından (bu eşleşmenin galibi aynı zamanda Acasuso-Marsel'in galibiyle yarı finalde oynayacak) korta çıkacak Marsel. TSİ 15.00 gibi olacaktır muhtemelen. Acasuso, Şubat'tan bu yana ilk turnuvasını oynuyor. Ciddi bir sakatlık dönemi geçirdi. Burada ilk 2 maçında nispeten kolay rakiplere karşı oynadı. Marsel eğer Rochus maçının 2 ve 3. setinde oynadığı oyunu oynarsa, Acasuso'nun fiziksel olarak hazır olmamasından yararlanıp yarı final biletini kapar. Bu arada Marsel'in kurada şanssız olduğunu da söylemek lazım. Acasuso yerine çok daha güzel rakipler vardı aslında. Eğer Acasuso gibi gerçekten sağlam bir toprakçıya karşı yarın kazanırsa, kendine güveni iyice artacaktır toprak kort konusunda ve bu turnuvanın da favorisi olacaktır benim gözümde. Marsel'e başarılar...

Not: Marsel, haftaya Ramat Hasharon'da (sert kort) mücadele ettikten sonra, aynı haftanın sonunda Madrid elemelerine, ondan 1 hafta sonra da Roland Garros elemelerine geçecek. İyi bir ritm, top 100'ü getirir çim sezonu öncesinde...

Hiç yorum yok: