18 Nisan 2010 Pazar

Marsel Hewitt'e Karşı

Barcelona'da elemelerin ilk turunda Fernando Vicente'yi 2 sette geçtikten sonra 2. maçında Sırp Boris Pashanski ile eşleşen Marsel İlhan, oldukça zorlandığı maçı 7-6 2-6 6-4'lük setler sonucu kazanıp ana tabloya yükselmeyi başardı.

Marsel, ilk sette ilk oyunda yakaladığı servis kırma puanını değerlendiremedi. İlk sette bundan başka servis kırma puanı oynanmadı. Tie-break'te 4-4'te mini-break'i buldu Marsel ve bu avantajı koruyup tie-break'i hanesine yazdırdı. İkinci setin ilk oyununda ilk servis kırma puanını gördü Pashanski ve değerlendirdi. Bir sonraki Marsel servisinde bir kez daha servis kırma puanı gördü Pashanski, değerlendiremedi. Bir sonraki Marsel oyununda yine bir servis kırma şansı yakaladı ve bunu değerlendirdi. Sette double break'i yakalayan Pashanski, ikinci seti 6-2 kazanırken, ilk oyunda gösterdiği 1 servis kırma puanından sonra Marsel'e hiç servis kırma puanı göstermedi. Son sette 5-4'e kadar iki oyuncu da servis puanı yakalayamadı. Pashanski 5-4 30-30'da çift hata yaptı, arkasından 2. servisine düştü ve puanı kaybetti. Marsel böylece Pashanski'nin ilk servis oyununda değerlendiremediği servis kırma puanından sonra yakaladığı ilk ve tek servis kırma puanını - aynı zamanda maç puanını - alarak, maçı kazanmayı başardı.

İlk turda rakip 12 numaralı seribaşı Lleyton Hewitt. Avustralyalı, uzun bir sakatlık yaşadı ve kortlara geri geçen hafta Houston'daki toprak kort turnuvasıyla döndü. Orada ilk maçında Hintli tenisçi Somdev Devvarman'ı 6-0 0-6 7-6 ile geçen Hewitt, ikinci turda Juan Ignacio Chela'ya iki sette kaybetmişti. Sakatlığı sebebiyle Monte-Carlo'dan da çekilmişti. Hewitt, toprakta çok iyi bir oyuncu da değildir. Marsel'in şansı var bana göre. Tek dezavantaj Marsel'in de toprak kort performansının soru işareti olması. Bu kuranın diğer güzel yanı, 2. turda muhtemel rakibin Schwank veya Fognini olması. Marsel, Hewitt'i yenerse çok ciddi 3. tur şansına sahip, ki burada 3. tur demek top 100'e çok yaklaşmak demek...

Hiç yorum yok: