24 Ekim 2012 Çarşamba

WTA: İlk Gün İzlenimleri

Keşke geçen yılki kadar güzel şeyler yazabilseydik.. Mamafih yazamıyoruz. Turvunaya geçen yıl gösterilen özen bu yıl genel olarak gösterilmemiş veya gösterilememiş. Eksikleri hızlıca sıralayalım;

-Geçen yıl aralarda büfelere çıkıp içeri giremediğimizde maçları tavana asılı TV'lerden izleyebilirdik. Bu yıl TV var ama ne hikmetse yayın yok.
-Geçen yıl oyuncular korta girerken ışıklar kararır, ortam yaratılırdı. Bu sene kabak gibi açık olan ışıkların altında saçma sapan bir kaç yuvarlak ışık kortun etrafını dolaştı.
-Biletler geçen yılın 2,5 katı fiyatına. Ve en ön sıraları almak mümkün değildi. Dünya para verip 8 sıra arkadan izlemeyi tercih etmedim ben açıkçası finaller için.
-Geçen yıl kameramanlar kort içinde açıkta duruyorlardı. Bu yıl artık top gelmesin diye midir nedir kocaman bir platformun arkasında duruyorlar. O platform geri çizgi tarafındaki görüşü bozuyor.
-Bu yıl günlük turnuva program kitapçıkları dağıtılmıyor. Muhtemelen hazırlanmamış da.
-Fadik Sevin Atasoy gitti ama İpek Şenoğlu Kvitova'yı Roland Garros'ta şampiyon yaparken, Errani'ye de çeyrek final derecesini uygun gördü.
-Genel bir "Bitse de gitsek" havası var gibi hissediliyor. Organizatörlerde de, seyircilerde de...

Geçen yıl gösterilen özeni bu yıl organizasyonda göremediğimi söyledim... Seyirciler de "İnanamıyorum!!! Azarenka burnumun dibinde!!!" heyecanını attığı için bu yıl turnuvanın tek heyecan verici unsuru Serena Williams. Korta çıkınca ister istemez nefesimizi tuttuk, o oynadıkça da biz saygı duruşuna geçtik. Bambaşka bir tenisçi gerçekten...

Maçlara gelecek olursak, Kvitova hariç bence herkes iyi oynadı. Errani ve Kerber beklentilerimin çok üzerine çıktı. Günün en iyi oynayan iki ismi Serena ve Sharapova'ydı. Korta çıkmayanlar Azarenka ve Li. Li biraz şüpheli ama Azarenka iyi oynayacaktır. Geçen yıla nazaran tenis ve puan kalitesi çok yüksek.

"Faforim Serena..."

9 yorum:

Adsız dedi ki...

Bunlar da benden olsun:
-Geçen seneki seyirciyi mumla aradım.Bu sene milletin tek amacı TVde gördüğü kim varsa imza alayım yeter mantığındydı(bir örnek küçük çocukların hepsi gidip Serenann anneciğine top imzalatmışlardı:) ) Uyarılara rağmen karşımdaki insanların flaşlarından maç izleyemedim.Seyirciler rallilerde kendilerini fazla kaptırıp bağırdılr,Nitekim arkamda oturanlar çizgiye düşen her topun dışarda olduğunu iddia ettiler.Ben sahaya topluca dalacaklar diye bekleyip durdum.
-Sesli çalan telefonlar.Çekirdek çıtlatırken yapılan muhabbetler rahatlığındaki sesli konuşmalar keza...
-Turnuva başlamadn 1 ay önce 1.kategoride bilet kalmadı denildi oysa ki önler bildiğin boştu ve 400lü bloklarda o kadar hediye bilete rağmen gene adam akıllı bir tane dolu vardı.Ayrıca 1.kategoriye verdiğim paraya cidden yandım(zaten imza alma konusunda bu kadar ciddiyetsiz olacağımı bilseydim 118e hayatta para vermez 124e falan giderdim:(Ben imza için hücum edenlerden nerdeyse maç izleyemedim.
-İpek Şenoğlu benim için hayal kırıklığıydı.Geçen sene tenisle tamamıyle alakasız olan Fadik sevin atasoy bile sunucu olarak bana daha etkileyici geldi.
-Serena Williams nazarımda günün tartışmasız yıldızıydı ve inşallah böyle devam ederse turnuvanın da olacak gibi.2.yıldızı ise Kerber seçiyorum.Çünkü bugün o skora rağmen hiç vazgeçmedi ve maçı 1 üst seviyeye taşıttı.Sharapovanın performansı iyiydi ama onunkinde Erraninin payı sanki büyüktü.Yada çok iyiyse bile Bir Serena williams kalitesinde değildi.
-Çığlık konusuna değinrsem bence Maria ve Vikadn önce Sara Erraniye bir çare bulunmalı hayatımda bu kadar sinir bozucu bişey daha görmedim.Şahsen turnuvada maçına bundan sonra tahammül edemeyeceğim tek tenisçi o.Sakatlanmasını da istemem ama bişey olurda yerine Bartoli gelirse turnuvanın tadından yenmez.

Adsız dedi ki...

-Kadınsal mevzulara gelince:Serena Williams TVde göründüğünden 2 kat felan daha zayıf,daha sportif ve daha güzel ha bide herkesten daha samimi ve sevimli:)Bunların yanında oyununa bildiğin bi daha aşık oldum.Zaten turnuva organizatörleri uyanık olsalar En sona Kerber-Serena maçı koyarlardı.Errani-Sharapova maçı bildiğin çin işkencesiydi.Ben ilk setten sonra kaçtım ki evim sadece 30 dkk mesafe uzaklıkta:)
-Sharapova'yı geçen sene de izlemiştim ama aklımda sadece uzunluğu kalmıştı.Bugün aramızda sadece 1 metre mesafe vardı ve ben dillere destan denen güzellik nasılmış derken bildiğin dumura uğradım.Sportif açıdan elverişli bir vücuda sahip olabilir(gerçi bunu da tenis açısından tartışabiliriz) ama yüzü ortalama(yada çirkin değil ama bahsedilenin yanında overrated diyelim)Vücudu bir kadın için fazlasıyla kaba,boyu desem bu bide topuklu giyiyor allah yardımcısı olsun hem onun hem etrafındakilerin. Sanıyorum Kournikova ile karşılaştırılmasını ilk defa bu kadar absürd buldum çünkü Tenise bakınca Maria ciddi iyi oyuncu ama kadın olarak çekiciliği 0,Anna ise bildiğin top model.
-Radwanska bugün korta çıkan en taş tenisçiydi.Kadının boyu posu endamı herşeyi tam 10 numaraymış.Ben geçen sene Vikanın fiziğine hayran kalmıştım ama bu sene radwanska kafa karıştırdı:)
-Kvitova aklıma geldi de şimdi günün en fazla üzeniydi.
Hele 2.setteki boşvermişliği tam sinir bozucuydu zaten maçtan sonra ağlamış diyorlar.Sakat değilse şayet tek GS zaferiyle,Aaa evet iyi tenisçiydi söndü diye hatırlanacak sanıyorum:(Ha bide ona da taş atalım çirkin ama sevimli:)

kirpi dedi ki...

Kvitova, nedne bilmem, İstanbul'u ayrı sevdi bence. Geçen sene kazandığına en çok sevindiği turnuva olmuştu. Kristal vazosuyla pozlar vermişti falan...

Adsız dedi ki...

Kvitova da burda ayri seviliyor ama tam dayaklik kadin.Milyonlarca km kat edip unvan korumaya gelen birisi o kadar teknik kapasiteye sahipken ve potansiyel olark Serenadn sonra ise(bu benm fikrim tabi:))bu olmamali.Radwanska'nn hakkini da yemek istemem cunku kendisinin oyun zekasina hastayimdir ama Petra bildigin kazanmak icin korta gelmemisti zaten:(Beyaz grupta Sara Erraniye ragmen 0 cekip giderse cidden bi daha hic gelmesin Sam Stosura,Bartoliye ne bileym sona dogru iyi oynamaya baslayan Caroya bile yazik oluyor.

kirpi dedi ki...

Durun yaa, hemen sepetlemeyin kızı, daha iki maçı var :)

Adsız dedi ki...

Bazı ozel problemlerden dolayi turnuvaya gelemedigim icin Serena'yi izleyenleri hasetle ve de fesatla kiniyorum :)) Bu kadar da anlatmayin yaf, icime oturdu :(( Bi de Rrrrafa t-shirt umu giyip ''We miss you Rafa'' diye pankart acacaktim o da yalan oldu:( Rafanlara duyurulur hehe :)

Turnuva icin yazdiginiz olumsuz elestirilere uzuldum cidden, ATP demek ki bize hala fazla.

kirpi dedi ki...

Turnuva yalan, Serena gerçek :)

Bu kadını canlı izleyip de hala tenisine laf atan olursa çarğılır artık. Bir de hakkındaki tüm karalama kampanyalarına rağmen seyirci sıcak davrandı. "Zenciii!!" diye bağıran iğrenç kadını saymıyorum.

Pankart konusu da bir başka olay. Geçen sene millet pankart yazıyor, TV gösteriyor, biz eğleniyorduk. O da pek yok bu yıl...

Adsız dedi ki...

Gecen seneki pankartlar hakikaten cok iyiydi.Ozellikle finalde Vikaya acilan Call me pankarti:)

Adsız dedi ki...

sgeçen sene 6 gün gidip bu sene hiç gidemeyince üzülmüştüm ama bu kadar eleştiriyi görünce bi hikmet varmış gidemediğinde dedim kendime..(bilet ücretleri bu kadar arttırılıyorken kalite nasıl oluyor da düşüyor ona da anlam verebilmiş değilim????)
haa serena yı göremedim onun için bütün eziyetlere değer miydi? -evet değerdi o ayrı olay..