12 Nisan 2012 Perşembe

Stakhovsky Ropörtajı: Bölüm 2

Miami'deki Murray Djokovic maçının ikinci setinde neredeyse uyuyakaldım...
Sistematik yüzde tenisinin bir örneği; hatasız bir oyun. Djokovic, aslında bir duvar gibi oynuyor.

Ne, squash gibi mi?
Hayır. Geri çizgiye çok yakın oynuyor, mükemmel hareket ediyor, iyi geçiyor ve hata yapmıyor. Onunla Dubai'de oynadığım zaman bana deli bir ritm vermedi veya büyük bir çeşitlilik. Evet, oyunu kısaltabiliyor.

Belki ama bunu çok sık yapmıyor. Giderek daha ilkel oynuyor.
Kortta onu kazandıracak neyse sadece onu yapıyor. Daha güzel bir oyun oynayarak daha çok kazanamazsınız.

Ama Şeyhler seni Dubai'ye davet edebilirler. Sana "Adamım, senin oyununu izlemek; büyük bir keyif" diyebilirler.
Yok öyle bir şey.

Federer aslında oynamaya niyetinin olmadığı Dubai'ye geldi; öylece olabiliyor mu?
Federer, Nadal, Djokovic, Murray; bu sadece başka bir dünya. Bu dördünün kazandıkları diğerleriyle kıyaslanamaz. Biz onlarla kaşılaştırmada yokuz.

İlk 20'de oynayanların ödül parası dışında parası yoktur. Kontratlar, elbiseler, bunlar sadece ilk 5 veya 10 için var. Ben büyük markaların sadece üst sıradakilere para ödemeleri gerektiğini anladığı dönemi yakaladım; diğer oyuncular bedava.

Nadal'ın Federer'e saldırısı hakkında...
O Federer'in ona saldırdığını hissetmedi aslında. O, tura faydalı olduğu düşüncelerinin duyulmamasından ötürü hayal kırıklığı yaşadı. Diğerlerinin yanında 2 yıllık sıralama sistemi de buna dahil. Ama bu tartışılmaya başlanırsa her oyuncunun oy kullanması gerekir ve bu tam olarak doğru değil. Bakın; bugün tenis oyuncularının emeklerine karşılık ödenenlere bakınca ben bu yeni değişikliği savunuyorum. Bu benim sıralamamı korur. Bir çok tenis oyuncusunun geliri gerçekten gülünç.

Ama rakamlara bakınca bir maç kazansan araba alacak kadar kazanmış oluyorsun.
Rakamlara bakarsan ben milyonerim. Ama sana zaten harcamalarımdan bahsettim.

Peki ya business değil de ucuz uçuşları tercih edersen?
Dubai'ye ucuz uçuş mu?! Bu yıl ekonomide uçuyorum. Londra'dan Dubai'ye gidiş ve dönüş 1200€ tuttu. Biletleri de önceden alamıyoruz. Ayrıca ucuz biletleri geri veremezsin. Genellikler biletleri uçuştan bir gün önce alırız. Ve tabi ki rakamlar bambaşka olur.

Bir yılda 170.000€ "oyun masrafları" kategorisine harcadım. Geçen sene sadece biletler 85.000€'a mal oldu. 428.000 kazandım. Bundan ortalama %30 vergiyi düşebilirsiniz.

Ama para seni şımartmıyor.
Evet ama hayatımı bu spora veriyorum. Çalışmalarımı, arkadaşlarımı özlüyorum, bir ailem var. Diyelim ki 32 yaşımda emekli oldum. Ve o zamana kadar 500.000 kazandım. Ama hayatımın geri kalanını bu para ile idare etmek durumundayım. Ve "Stakhovsky" ismi bu ülkede işime yaramaz, buna eminim.

Nadal'a geri dönersek: Grand Slam turnuvaları; bildiğimiz üzere, oyunculara kazançlarıunın çok küçük bir bölümünü ödüyorlar. Mesela US Open karının %4-6 kadarını ödül parası olarak koyuyor. ATP turnuvaları ise %30 kadarını. 2004'ten beri turnuvaların ödül paraları enflasyından az arttı.

İlk 100'e girmek için nedeniniz kalmıyor. Çalıştırıcı ile seyahat ederseniz yılda 20.000$-30.000$ gibi küçük bir "artı" paranız olur. Be bu insanlar bu sporu bu dünyada en iyi yapan 100 kişi. Eğer 100. en iyi futbolcuyu, 100. golfçüyü, TV'de olan herhangi bir sporu ele alırsanız onların maaşı çok daha fazla olacaktır. Sadece Ukrayna'daki 100. futbolcu bile daha çok kazanıyor.

Slamler herşeyi kendilerine saklıyorlar, eğer karlarını paylaşmaya başlarlarsa, evet, ilk 100'e girmek mantıklı olabilir. Ever, ilk turda kaybeden oyuncunun 50-100 bin dolar kazanması hoyratça gelebilir ama o noktaya gelebilmek için kendilerine ne kadar yatırım yaptıklarını düşünmek lazım. Avustralya'ya uçabilmek bile başarı zaten. 24 saat sürüyor. Sadece uçuşun ekonomi yönünden bahsetmiyorum; bu çok gerçek dışı.

Slamler tavizde bulunacaksa 2 yıllık sıralama sistemine karşıyım. Çünkü pek çok oyuncunun ilk 100'e girmesi yıllarını alacak. Ve şu an insanlar bunun üzerinde çalışıyor. Şimdi 70 veya 200 numarada olmak aynı.

5 yorum:

Adsız dedi ki...

Roland Garros'a zam geldi hadi bakalim :)

kirpi dedi ki...

Yetmez ama evet :)

kirpi dedi ki...

Bir de her yıl "Zam yaptık!" derler ama %5 falan ancak oynar. Bu yıl durum nedir bilmiyorum gerçi...

Bir de bu ropörtajın 3. bölümü de var söyleyeyim şimdiden :)

Adsız dedi ki...

Haha zamlari bizimkiler mi belirliyor acaba ? :)

kirpi dedi ki...

İşin uzmanı onlar aslınde, ben olsam onlara devrederdim :))