4 Haziran 2011 Cumartesi

Erkekler Finali: Süpriiiiz!!

Turnuva başlarken pek çok insan Nadal-Djokovic finali olur, Djokovic alır, seri çime kadar uzar diyordu. Ama Nadal'ın slam ambargosundan sonra kısa süreli bir fırtına estiren, bu sezon ise Djokovic fırtınasında kaybolan Federer sezonun başından beri "Ben de varım, beni de sayın, ben de kazanabilirim!" diyordu. İşte o Federer bugün yumruğunu masaya vurdu ve "Beni de sayın dedim!!!" diyerek Djokovic serisine son verdi.

Kronolojik sıra ile olamayacak ama madem Djokovic ile başladık Djokovic ile devam edelim. Arada geçen 4 gün nasıl etkiler diye konuşuluyordu, eh, sonuca bakılırsa iyi etkilememiş tabi ama skoru buna bağlamak da olmaz. Maçın ilk 1,5 setini izleyebildim, Russell tamamını izledi. Niye ben yazıyorum onu sormayın :). İzleyebildiğim bölümde Djokovic-Federer rekabeti filmini bir kaç yıl geri sarmışız gibi oldu. Sebebi de Federer'in kendi oyununu oynarken Djokovic'in ayak uydurmaya çalışması ve bunu başaramamasıydı. Djokovic'in kazandığı maçları izlerken hep aynı oyunu oynadığı, aynı vuruşları yaptığı hissine kapılırdım ki bu aslında Novak'ın kendi ritmini karşıya kabul ettirmesinden kaynaklanan bir durumdu. Bu maçta ise Djokovic'in alışıldık ortalama tempoda rallide iyi savunma yapıp ilk fırsatta atağa dönme taktiğini göremedik. Zira Federer özellikle iyi servisle başladığı servis oyunlarında ve Djokovic servislerinde de fırsat bulduğunda sürekli Djokovic'i sıkıştırdı. Benzer bir durum Del Potro-Djokovic maçında Del Potro kendi temposunu kabul ettirdiğinde de olmuştu. Sonuçta 2008 yılında oynanabilecek bir Djokovic-Federer maçını izlemiş gibi olduk. Federer bildiğimiz gibi iyi servisle ve geri çizgiden iyi atakla oynadı. Son zamanlarda bir ara yaptığı gibi olur olmaz her fırsatta fileye gelip sonra tweener umuduyla geriye koşmadı ve bildiğimiz oyunuyla maçı aldı, Novak da ona uyamadı.

Gelelim ikinci maça: Nadal-Murray maçı. Bunu yorumlamak zor, çünkü aşırı rüzgar vardı maç oynanırken ve her iki taraftan da bolca hata geldi, bol bol servis kırıldı. Nadal'ın en sevmediği rüzgar ve kapalı hava kombinasyonu vardı ama Nadal 3 sette almayı başardı. 3 set ama kolay 3 set değil. Açıkçası ben Murray hareketsiz kalır, Nadal rahat alır diye düşünürken Murray ceylan gibi sekmiş kortta. İzleyebildiğim bölümde aklımda en çok kalan anlar Murray'in ters ayakta kalıp "Oh God!!" dediği anlardı. Nadal cesurca atak yaptı ve en önemlisi servis kırma puanlarında hiç eli titremedi. Buraya bir paraztez açmakta fayda var. Nadal'ın kendine güveninin kesinlikle kendi oyunuyla ilgili olduğunu düşünüyorum. Isner maçında yeterince iyi olmadığından tie-berak oyunlarında panik yaptı ama burada da iyiye gittiğini düşündüğünden servis kırma puanlarını her seferinde iyi servis ve iyi oyun kombinasyonları ile cesur da oynayarak çevirdi. Üstelik hala Djokovic-Federer maçı oynanmamıştı, yani Nadal finale en ufak bir "Novak'a tekrar yenilme" tereddütü olmadan geldi yine. Dediğim gübü rüzgar nedeniyle değerlendirme yapmak zor ama her iki oyuncu için de iyiydiler diyebiliriz. Murray de toprak sorunlarını çözmüş artık, yok öyle eskisi gibi zayıf bir oyunu. O nedenle zor da olsa 3 sette bitmesi önemliydi bu maçın. Ama tabi ki şartlarında etkisiyle diğer yarı final kadar güzel geçmemiştir.

Final için yorum yapmak zor. Federer eskisi kadar iyi, Nadal eskisi kadar iyi gibi değil. Ama önemli olan Federer'in oyununu bozmak ki bunu da Rafa yapabilir. İzleyip göreceğiz.

Ekleme: Djokovic-Federer maçı bir de iyi oyuncu olmak ile büyük oyuncu olmak arasındaki farkı anlattı gibi biraz. Nadal Djokovic'e arka arkaya yenilirken "Büyük şampiyonlar, sıralarının gelmesini bekleyenlerdir." demişti. Dönem dönem büyük şampiyonlardan daha iyi oynayan oyuncular çıkabilir, bunlar şampiyon da olabilirler ama önemli olan kendini her gün her an hazır tutup "sıranın gelmesini" beklemek herhalde. Nasıl ki Federer arka arkaya 4 yıl Nadal'a kaybetmesine aldırmayarak 5. yıl da turnuvaya hazır olarak geldi ve bunun karşılığını aldı; nasıl ki Nadal Djokovic'e arka arkaya 4 kez yenilmesine rağmen oyuna küsüp kendini geliştirmeyi ve düzeltmeyi bırakmadı ve 6. kez finali gördü, bunun gibi bir şey herhalde büyük oyuncu olmak.

13 yorum:

Emre dedi ki...

Djokovic;
- İlk RG finaline çıkacak olması
- Dünya 1 numarası olacak olması
- 42 maçlık rekora ortak olması
için tek bir maça kalması oyununu bu kadar geriye çekti. 2011'in Buldozer Djokovic'i kesınlıkle kortta yoktu. Tüm maç boyu bu karmaşıklıkları yaşayınca ne servisler çalıştı ne retunlar - sonunda da bır yerde olması beklenen - ama bu turnuvada olmasına pek ıhtımal verılmeyen skor ortaya cıktı. Nolee elemıs oldu. Suana kadar yaptıklarının odulu almasını sıtıyorum ben artık. Pazar gunu Federer kazansın - Djokovıc 1 numara olsun. Bunu coktan hakettı.

kirpi dedi ki...

Nadal bu yılın en çok maç kazanan oyuncusu, her turnuvada, daha öncekinde yenilmiş olmasına rağmen "ya yine yenilirsem" demeden azimle bir daha bir daha amacına ulaşmak üzere korta çıktı. Sırf Djokovic'in bir dönem yaptığı gibi "Nadal ve Federer ile aynı dönemde oynadığım için çok şanssızım" diyerek şansına küsmediği ve ya Murray gibi azmini yitirmeyip, kendi oyununu ilerletmeye devam ettiği için bile 1 numarayı korumayı hak ediyor.

Novak şu ana kadar yaptıklarının ödülünü zaten aldı. Bu sene mutlaka bir ara 1 numara olur, ama sonra düşer tabi. Bence bu şampiyonluk Nadal'ın hakkı. Yıl içinde üst üste 7 final, toprakta üst üste 5 final, RG'de 7 yılda 6 final, 5 şampiyonluk.. Söylemesi kolay, yapması zor. Novak en iyi oynadığı yılda final dahi göremedi neticede. Sırf bu sezonun en çok maç yapan ve finalde habire kaybeden adamı olmasına rağmen turnuva içinde kendini geliştirebildiği için, o oldunluğu ve gücü gösterebildiği için bile hak ediyor. 1 numara olmak böyle bir şey bence.

ebruli dedi ki...

Bu turnuvada yarı finale kadar tek set kaybetmeden, turnuvanın favorisi olarak gösterilen Noleyi yenen,sanki O'nun kazanma ihtimali hiç yokmuş gibi final için adı dahi geçmeyen (sanki 16 slami O kazanmadı) FAKAT FİNALE ÇIKAN FEDERER HAKEDİYOR KUPAYI VE ALACAKTA

Emre dedi ki...

evet 3 yorum var :) - hepimizin gönlünden gecen farklı ısımler :) - bakalım hangımız pazar gununun en sanslı ınsan veya ınsanları olacagız :)

kirpi dedi ki...

Federer'in adı final için telaffuz edilmiyordu ama bunun nedeni yazarlardan ziyade Federer'in kendisi. Sonuçta kimse son 1 yıldır slam kazanabilecekmiş gibi oynamayan bir oyuncuyu turnuva favorisi olarak göstermez, bunda tuhaf bir şey yok. Nadal da favori değildi, finale gelse Djokovic'e yenilir deniyordu sanki 6 yılda 5 Roland Garros kazanmamış gibi. Turnuva öncesine göre favoriler belirleniyor. Federer Roland Garros öncesinde de iyi bir görüntü çizmedi, geçtiğimiz yıllarda hiç değilse turnuva öncesindeki son masterslarda iyi dereceler alırdı ama bu sene o da yoktu.

Federer turnuvaya Nadal'dan daha iyi başladı ama Nadal turnuvaya daha iyi devam etti, bu bir gerçek. Çeyrek final ve yarı final maçları hem maçların oynandığı koşullar hem de rakpiler açısından Federer'inkilerden daha zordu bence.

Beril dedi ki...

Djokovic'le oynadııııaaaa, onun serisini bitirdiiii!!!! diyip ortalığı karıştırayım mı? :)

Son 6 yılda 5 kez RG'yi kazanan Nadal bile favori gösterilmiyorken Federer'in gösterilmemesi çok çok normal. Finale çıkmışlarsa ikisi de hakediyor demektir ve görücez yarın ne olacağını.

Federercilerin de yıllardır Nadal'ı bu kadar küçümsemesine hayranım asıl ben!

Emre dedi ki...

Ben ATP turunda Djokovic'i cok severim. Ama Nadal - Federer maçlarında genelde Nadal 'ı tutarım. Bu pazar oynanacak olan finalde durumu biraz değiştirip - Federer'i desteklicem. Çünkü kazanırsa Djokovic'in önünü açmış olacak - bu Nole için çok önemli bir durum. 2 tane tenis efsanesi hala hayattayken 1 numarayı görmesi ciddi bir başarıdır. belki 1 defa olabilcek bir durum olabilir. Ama bu denli yaklaşmışken olsun istiyorum ben. Djoko çok kısa da olsa 1 numarada otursun :)

kirpi dedi ki...

Çok kısa oturacaksa şimdi değil sonra otursun, Nadal daha puan kaybeder.

O değil de Djokovic önümüzdeki sezonun ilk 5 ayında ne puan kaybedecek yaaa.. Piiiii!!!

Adsız dedi ki...

kuralar çekildikten sonra kader ağlarını örmüştü sanki heheh. federer'in djokovic'i yeneceğini hep hissettim.. zaten çoğu yerde yazılıp çizildi bu ve beklenen oldu federer yendi, müthiş bir maçtı. tabi tenisseverler için müthiş bir maçtı takım tutar gibi tenisçi tutanlar için değil.

Ebruli dedi ki...

Yorumumun sonucundan Rafa'yı küçümser bir anlam çıktı sanırım ya da ben üstüme alındım. Neyse...
Rafa'yı küçümsemek için bu spordan zerre zırnık anlamamayı bırak, takip dahi etmiyor olmak gerekir ki; ikisi de benim için geçerli değil.
Turnuva yarı final öncesi de Federer'in Noleyi yeneceğini söylüyordum. (Onu da küçümsemem, hele hele şu aralar:))
Bu büyük bir fırsat, sona yaklaşırken bir gövde gösterisi,Rafa'yı yenerek RG'yi kazanma ayrıcalığı,... Formda... iyi servis atıyor...İyi tenis oynuyor...Şimdi olamayacakta ne zaman olacak?
Benimki bir inanç tabii ki, bir his, bir temenni. Ama asla Rafa'yı küçümsemek değil. Haddime bile değil. Çok sevdiğim, değer verdiğim ve saygı duyduğum bir sporcu.
Ama kupayı Federer hakediyor.Çok zor olacak belki ama, Ben alacağına inanıyorum o kadar.

kirpi dedi ki...

Bence bu sefer Federer Nadal karşısına rahat bir kafayla çıkacak. Eskiden "Şimdi yenemezsem bir daha Roland Garros'u alamayabilirim" kafası ile çıkardı. Ama şimdi çok farklı. Roland Garros'u bir kez kazanmış olmasını geçtim, bu final Federer için çıkış demek. Burada kaybetse bile hiç üzülmez zira hem RG kazanmak gibi bir derdi artık yok, hem de Nadal'a kariyerinin en iyi tenisini oynarken bile kaybetmiş, şimdi kaybetmesi onun için yıkım olmaz.

Ben Federer'in kupa şansınının Wimbledon ve US Open'da buradan daha yüksek olduğunu düşünüyorum.

Beril dedi ki...

@ebruli
Direkt sana yonelik bir yorum degildi genel bir yorumdu

Ancak federer hakediyor yorumuna da katilmiyorum en azindan nadal'in haketmemesi icin bir neden goremiyorum.

Bu arada ben de federer'in daha avantajli oldugunu dusunuyorum ama kesin o kazanacak da diyemiyorum.

Adsız dedi ki...

Lütfen Nadal kazansın ya, Federer bıraksın da şu 6. kupayı hele bi alalım.Bu sene 4 final oynadık hepsini kaybettik ( monte carlo ve barcelona'yı kastetmiyorum elbette) lütfen bari burada şans yüzümüze gülsün. 1 numara falan umrumda değil, Nadalın birşeyler kazanması lazım artık. Federer zaten şu performansla wimbledon'ın tozunu attıracaktır.