30 Ocak 2012 Pazartesi

Djokovic vs. Nadal

Dünkü final maçı bu akşam ana haberlere bile düştüğü için "maç şöyle şöyle oldu, sonra bu geri kırdı" şeklindeki anlatımlara hiç girmeden direkt detaylara dalmak en iyisi diye düşünüyorum.

Dünkü maçın 4. setinde, Rafa 4-3'te servisini 0-40'tan kurtaramasaydı ve o seti 6-3 ile verseydi "bu maç geçen seneki Wimbledon maçı gibi oldu" derdim. Geçen sene Rafa, Novak'a hem Wimbledon'da hem de US Open'da 4 sette kaybetmesine rağmen Wimbledon'da "outplayed" diye tabir ettiğimiz şekilde, oyun anlamında mağlup olduğundan kaybetmişti. Ana sebep buydu. US Open'da ise yine 4 sette kaybetmesine rağmen oradaki kaybediş şekli biraz daha "outlasted" tabirine uyan cinstendi. Özellikle 4. setteki gidişat bu argümanı sağlamlaştırıyor. O maçta da ilk 2 sette bariz bir Novak üstünlüğü vardı ama 3. seti çevirip alan Rafa, fiziksel anlamda maçın dışında kalmasa bugünkü Avustralya Açık finaline benzer bir maç izleme olasılığımız çok yüksekti.

Dikkatimi çeken şu: Rafa-Novak karşılaşmalarının son 7'sini Novak aldı ve bunların 4 tanesi sert korttaydı. Bu maçların hepsinde (Indian Wells, Miami, US Open, Avustralya Açık) Novak maçın sonunda sağlam kalan taraf olarak, Rafa'yı fiziksel olarak maçın dışına iterek kazandı. Elbette hepsinde oyun anlamında da büyük oranda üstünlük kurdu ama o maçın son setlerinde, son bölümlerinde oyun olarak üstünlük kurduğu için değil, fiziksel olarak üstünlük kurduğu için kazandı. Ayrıca bu 4 maçın hepsinde Novak oyun anlamında bir üstünlük kurmuş olsa da Rafa bu maçların hepsinde kazanmaya yaklaştığı anlar yakaladı. Indian Wells finalinde ilk seti aldı. Miami finalinde maça 2 puan kadar uzaklıktaydı. (son set 6-5 önde ve Novak servisinde 15-30'u yakalamıştı) US Open maçında 3. seti büyük mücadeleyle kazanmış ve 4. set için avantajlı taraf olarak gözüküyordu. Dün de 5. sette break avantajı bile yakaladı ve hatta 4-2 30-15'teki backhand'i içeri soksa kariyerinin en büyük zaferini kazanmış olabilirdi. (tabii 40-15'ten sonra da kırdırmayacağının garantisi yok ama o vuruş bir momentum değişikliği yarattı şüphesiz)

Diğer yanda toprakta ve çimdeki karşılaşmalarda Rafa'nın tamamen oyun anlamındaki acizliği sebebiyle kaybettiğini görüyoruz. Madrid, Roma ve Wimbledon finallerinin hepsinde Rafa oyun anlamında çok çaresiz kaldı Novak'a karşı ve işi fiziksel savaş aşamasına bile getiremeden yenik düştü. Mantıken baktığımızda Rafa'nın Madrid, Roma ve Wimbledon mağlubiyetleri sonrası US Open ve Avustralya Açık'ta oynadığı tenisle Novak'ı yenmeye yaklaştığını söyleyebiliriz ama bunun olabilmesi için Novak'tan bir düşüş emaresi gelmesi gerektiği de neredeyse kesin gibi. Öte yandan Novak'ın bu anlamda bir düşüş yaşama ihtimali ise en azından kısa vadede pek mümkün görünmüyor. En iyi tenisini Rafa'ya karşı oynamaya devam edecek ve fiziksel anlamda da üstünlüğünü devam ettirecek, gözüken o. Sanki Rafa, Novak'a karşı hep kazanmaya yaklaşacak ama bir adım geride kalmaya devam edecek gibi...

Bir alttaki post'un yorumlarında maç tartışması başlamış bile doğal olarak. Orada Rafa'nın servislerinde yaşadığı sıkıntıdan bahsedilmiş ama bu maç Rafa'nın Novak'a karşı son 7 maçın arasında en iyi servis attığı maçtı. Ace sayılarında Novak'a üstünlük kurdu, avantaj tarafında backhand'e servislerle Novak'ın etkili return'lerinden kaçtı ve vücuda attığı servislerle ucuz puanlar kazandı ara ara. Ama ikinci servisi hala bir sıkıntı olmaya devam ediyor ve hatta zaman zaman ilk serviste bile sağlam return'ler yiyor. Bence burada üstünde çalışılması gereken servisten ziyade return. Yani Rafa dün zaten bence iyi servis attı ve Novak'a karşı bu şekilde servis attığında kaybettiği zaman bahane edilebilecek nokta servis performansı olmayacak. Bu servis performansı da işini görür kısacası Rafa'nın. Ama Novak'ın o return'lerine bir çare bulabilmeli. Bir kere o return'lerin düşeceği yere bakmayı kesmeli ve daha iyi pozisyon alabilmeli. Novak'ın etkili ve sert return'leri genelde köşeye değil Rafa'nın üstüne geliyor, bu herkesin dikkatini çekmiştir. Bunu okuyup ona göre baseline'ın gerisinde daha iyi pozisyon almalı. Bu tip return'lerde çok önde kalıp refleks veremeyebiliyor.

Return de işin bir başka kısmı. Rafa, doğuştan solak olmadığı için servisini bir noktaya kadar getirebilir diyoruz ama return'de bence daha iyiye gitmesi şart ve de mümkün. Dün bazen önde almayı denedi ama özellikle backhand tarafında bu servisleri erken almaya kalkıştığında çokça da başarısız oldu. Dün son sette Rafa, Novak'tan daha iyi servis atarken Novak, Rafa servislerine karşı return winner yapıyordu. Novak'ın kötü servislerine karşı Rafa ise baseline'nın 3 metre gerisinde bekleyip topu bombeli şekilde karşıya yolluyordu. Novak uzayan maçlarda vuruşlardaki gücünü kaybetmiyor çünkü özellikle de backhand tarafında yaptığı şey güç üretmekten çok gelen topu erken alıp topu yönlendirmek, rakibi koşturmak. Ama Novak'ın yorucu maçlarda en büyük S.O.S verdiği alan servisleri. Kesinlikle servis hareketi ağırlaşıyor, ilk servisleri kaçırmaya başlıyor ve servis atarken zorlanıyor. Rafa, Novak'a karşı böyle uzun maçlarda kazanmak istiyorsa bu servisleri öldürmek zorunda. Dün son sette agresif return yapabilen Rafa bu anlamda çok rahatlayabilirdi. Ama dediğimiz gibi backhand'i ile önde return alınca etkili olamıyor genelde backhand'i çok iyi olmadığından. Bir şekilde o zayıf servisleri forehand'ine almalı ve return'leri kortun ortasına değil köşelerine göndermeli. Böylece rallilerin kontrolünü eline alması da kolaylaşacaktır return oyunlarında.

Bunun dışında forehand önemli bir unsur. Rafa'nın bu turnuvada en iyi gözüken vuruşu forehand'iydi. Mesela geçen sene Wimbledon'da kaybederken Novak'a karşı finalde forehand'de çok kötü bir geçirmiş ve hiç alışılmadık hatalar yapmıştı. Dün bu anlamda daha iyiydi ama nasıl Federer-Nadal maçlarında maç uzadıkça Federer backhand'i iyice zayıflayıp kortun ortasına düşmeye başlıyor veya misshit'ler gelmeye başlıyorsa, Rafa'da da maç uzadıkça forehand'ler kortun ortasına düşmeye başlıyor ya da gücünü kaybedip filede kalıyor. Bunun çözümlerinden biri de Novak'ın kısa kalan toplarında içeri adım atıp, forehand'indeki spin'den vazgeçip topa düz ve daha sert-kararlı vurması. Federer-Djokovic maçlarında Federer'in üstünlük sağlama sebeplerinden biri de o forehand kanadındaki düz ve sert vuruşları. Evet, bunca yıl spinli forehand ile oynamış Rafa için düz forehand'e geçmesi kolay değil. Ama tamamen düz forehand vursun demek değil bu, oyunu okuyup winner'a gidebileceğini fark ettiği anda bunu yapması lazım. Çünkü bazen forehand'iyle öldürebileceği topları çok spin verdiği için Novak savunabiliyor ve Rafa'nın ralliyi bitirmesine izin vermeyebiliyor. Kaldı ki Rafa bu anlamda bunu yapamayacak biri değil. Gençlik yıllarında düz forehand'leri de kullanıyordu sıklıkla. Bunun üstüne çalışması iyi olabilir.

Hep Rafa'dan bahsettik ama gerçekten Novak üzerine söylenebilecek yeni bir şey yok. Ne yaptıysa aynısını yapmaya devam ediyor. Kazandığı sürece de bir şey değiştirmesine gerek yok. Nasıl Rafa, Federer'e karşı yıllardır aynı taktikle oynuyorsa Novak da Rafa yeni bir şeyler bulup onu yenene kadar yeni bir şeyler bulma gayretine girmeyecek. Şu an bu ikili arasında son dönemde yaşanan rekabette büyük bir Novak üstünlüğü almasına rağmen büyük keyif alıyoruz çünkü Rafa da kaybederken deli gibi savaşıyor. Eğer oyun anlamında da bir şeyleri yenileyip Novak'ı yenmeyi başarabilirse bu rekabetin daha da anlam kazanıp daha da güzelleşeceğini söyleyebiliriz. Zira bu sefer Novak da üstüne bir şeyler koymaya çalışacak. Ama üstüne bir şeyler koymak hem Rafa hem de Novak için çok zor. Zira şu an oynadıkları seviye o kadar üst bir seviye ki bunun üstüne çıkmak, bir adım daha ileri gitmek çok ama çok zor. Ancak dün tanıklık ettiğimiz şeyin üstüne koyabilecek birileri varsa da bunlar yine bu adamlar olacaktır.

Bir Rafa fanı olarak üst üste 7 kere kaybetmesine rağmen yine de olabilecek en kısa zamanda (Indian Wells) bu ikilinin karşı karşıya gelmelerini istiyorum. Galiba Rafa'nın savaşçı karakterini 2008 Wimbledon finalinden sonra dün ilk kez bu kadar fazla hissettim ve onu en çok da bu özelliğinden ötürü desteklediğim için, onun o karakterini kortta görmek istediğim için bir Rafa-Novak eşleşmesini bu kadar çok istiyorum. Novak o muhtemel 8. karşılaşmayı yine büyük ihtimalle kazanacak olmasına rağmen...

45 yorum:

kirpi dedi ki...

Bir de Nadal'ın rallilerde içeri mi düştü dışarımı düştü diye bakıp iyi vuramadığı çok top oldu. Hakemlere güvenememekten tabi. Challenge sistemi o nedenle kötü hakem fenomenine çözüm getirmiyor zaten. Yine de çizgiyle ilgilenmeyi bırakması lazım.

Russell dedi ki...

bu sistemle ilgili kafama takılan şu. ya da öneri diyelim. madem bu sistemde her topun nereye düştüğü belli, challenge hakkı olmasın, top dışarı düştüğünde hakeme uyarı gelsin. maksat doğru karar almak değil mi? top dışarıda işareti hakemin kulağına gelince ralli kesilsin. evet garip kaçtı biliyorum ama o anlamda %100 adilliği yakalamak için başka bir şey aklıma gelmiyor.

kirpi dedi ki...

Mantıklı. Ayrıca bir başka blogda da neden karşılanan toplara itiraz edilmesin tartışması olmuştu, sonuçta top dışarı düşünce puan biter zaten, devam etmesi önemli değil.

Bir gün teknoloji gelişecek ve çizgi hakemi olmayacak. Aynen file hakemlerinin artık olmaması gibi.

Unknown dedi ki...

@russell ama onlarca top dışarı çıkıyor maçlarda, her dışarı çıkan topta hakemin kulağına ikaz gelirse sıkıntı olur :)

kirpi dedi ki...

Hawkeye eşzamanlı çalışsın, out olunca sinyal versin işte :) Net uyarısı gibi..

Unknown dedi ki...

Ne olursa olsun şu olayı kusursuz yapsınlar,madem tenis bir kazananın olduğu,1-2 puanın etkilediği ince bir spor(tabii ki sadece bunlardan ibaret değil)o zaman çizgiyle 1-2 mm lerle dans eden toplara bi çözüm bulsunlar,mevcut ileri teknolojilerle bunu yaoabilirler elbet ama şahin gözü sistemi heyecan bakımından üst düzey olduğu için seyirci kaybetmekten korkuyor olabilirler

hepedna dedi ki...

ilk seti çok daha erken bitirmesi gerekirken güç uygulamadığı ve yüksek bir şekilde, adeta rakibin hücum yapması için gönderilmiş gibi duran toplarla djokovici havaya soktu. muhteşem geri dönüşten sonra final setinde 4-2 30-15 öndeyken maçı vermek yakışmadı. kısacası ölümcül darbeyi indirebileceği anlarda rakibinin reaksiyonuna yanıt veremedi.

Emre dedi ki...

Ben bu sezon Rafa'nın toprak kortta bir galibiyet alacağını düşünüyorum. Böyle yakın kalmaya devam etmeli, toprakta fark yaratacak vuruşları olacaktır Rafa'nın. Sezon içinde Nole galibiyet sayılarında üstünlük kurar ama Rafa toprak sezonunda 1-2 mac çalıcaktır.

Adsız dedi ki...

Aslinda mac sonu istatistiklerini buraya koyarsak yaziniz daha da netlesecek. 2. servisten elde edilen puanlarda Rafa o kadar kotu ki, diger hersey hemen hemen ayni ya da yakin. Ama Rafa 2. servisinden cok fazla, haddinden fazla puan kaybetmis.Dediginiz gibi artik bu tenisin ustune birseyler koymak cok zor. Rafa &Nole maclarinda da Rafa daha iyi return yapmadikca, Nole'u servisinde isirmadikca ya da servislerini daha kolay almadikca kazanmasi zor. Nole'un kotu gununde falan olmasi lazim anca. 1 yildir Rafa sonuca ulasamadi. Bir yandan Rafa kalibresinde bir teniscinin hala cozume ulasamadigina sasiriyorum. Bir yandan Federer bile Rafa'ya care bulamadi diyerek durumu anlayabiliyorum. Hepsinin oyunlari birbirine ters. Artik bu sefer de yenilmez artik Rafa diye gereksiz gaza getirmeyecegim kendimi :)

kirpi dedi ki...

Evet, ama bence Federer bile dememek lazım çünkü Federer neredeyse hiç çözüm arayışında olmadı... En azından değişiklik göremedik.

Adsız dedi ki...

Federer bile dememin nedeni gelmis gecmis en yetenekli ve komple tenisci olarak gorulmesi. Hatta en iyi tenisci olarak gorulmesi diyeyim. Genel kaniya gore o kelimeyi ekleme geregi duydum yani. Ha ben Rafaciyim onu izlemekten keyif aliyorum orasi ayri.

kirpi dedi ki...

Yok zaten ben de Federer kötü demiyordum, iyiydi hatta fazla iyi. O nedenle de geliştirilecek yönleri olduğunu pek düşünmedi.

Adsız dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
kirpi dedi ki...

Troll geldi. Önce yanlışlıkla yayınladım, sonra attım çöpe :P

Adsız dedi ki...

Su trollu anlamakta ciddi gucluk cekiyorum. Hem size hakaret ediyor, blogunuzu elestiriyor, hem hicbirseyi kacirmama derdinde. Hem Rafa'ya olse su vermezmis, hem hakkinda herseyden haberdar. Bu kadar negatif duygular hissettigi insanlara bu kadar zaman ayirmasi ? Ilginc cidden.Bence de silin gitsin.

kirpi dedi ki...

Trollerin genel özellikleri bunlar zaten. Beğenmediğini inatla gelip okumasa troll olmaz :)

Bu arada troll Nadal'ın kendi servisine itiraz etmesine değinmiş. Yok centilmenlik dışıymış da yok bilmem neymiş..

Nadal ilk attığı servisin dışarı düştüğünü zannedip bir an konsantrasyonunu bozmuş olabilir. Ki aynı şey top karşılanırken olduğunda itiraz eden oyuncular yadırganmaz. Bu turnuvadaki çizgi hakemlerinin performansı malum sonuçta. Zaten yaptığı itirazda da servisin çok yakın düştüğü görülmüş.

Buradaki olay şu; Nadal'ın ralli içinde attığı top dışarıya düşer gibi olsa ve bu yüzden konsantrasyonunu kaybedip puanı verse itiraz edemez; sonuçta itirazda top dışarda çıksa da puanı kaybedecek. Yani itiraz etmesi anlamsız. Ama ilk sevis atıldığında bu olursa ikinci servis hakkı var. İkinci serviste bu yaşansa yine itirazının anlamı yok. Velhasıl sıradan bir itiraz aslında ki yabancı basında da kimse takılmamış buna. Ancak düşünmeden etmeden herkes eleştirdi, anlam veremedim. Bir kısmının asıl amacı çamur atmak tabi ki bu konuya değinmiyorum bile.

Adsız dedi ki...

Ya bu troll Nadal yuzunden Federer'le olan maclarin bile izlemedigini soylemedi mi ? Djokovic -Nadal macini niye izlemis ki haha :)
Wimbledon 2008'de mac icinde milimle iceride cikan toplar yuzunden hawkeye'in kullanilmasini istemeyen Federer'den daha komik degil bence su hareket. Kurallara da uygun ztn neden centilmenlik disi oluyormus ? Demek ki tenis kurallari hatali :))) Ha pozisyona ben de cok guldum Rafan olarak ama sacmalamanin anlami yok Pascal Maria'nin dedigi gibi : he can do that !

kirpi dedi ki...

Bir de troll gerçekten Federer ile olan maçı izlememiş galiba. Yoksa gelip "neden yazmadınız?" derdi :D

Adsız dedi ki...

Sonuc farkli olsa kesin derdi. Bkz. WTF 2011
Aman neyse takilsin kendi halinde.
Cok komik gelecek belki ama ( keklenmiste olabilirim) final macina ait bir fotograf gormustum ki linki bulamiyorum.Jelena Ristic'in birkac sira arkasinda papaz vardi :) guya Nole maca papaz getirmis falan fkccjdxjxkc :)

kirpi dedi ki...

Ahaha yok artık :) Üst üste 6 kez yendikten sonra da papazdan medet ummaz yani :D

Adsız dedi ki...

izleyenler arasında divac da vardı sanırım

Adsız dedi ki...

Yani bence de :) Ama manevi bir guc kesin var cunku son 2 macinda kaybetmeye bu kadar yakinken kazanmis olmasini, Federer'e karsi mac puanlari cevirmesini falan aciklayamiyorum :) 1 degil 2 degil. Son anda yirtiyo eleman :)

Adsız dedi ki...

İşte papaz :)
http://www2.pictures.zimbio.com/gi/Jelena+Ristic+2012+Australian+Open+Day+14+WNhHkE7X-JWl.jpg

Russell dedi ki...

ahaha iyiymiş. :)

@Adsız

evet, divac da vardı. yine günlük-mütevazi kıyafetleriyle gelmişti. :)

kirpi dedi ki...

Ahahaha... Rafa agnostikliğin cezasını çekiyor işte. :D

Russell dedi ki...

rafa affı ile cübbeli'yi çıkarıp roland garros'a yolluyoruz o zaman?

Adsız dedi ki...

@kirpi
Demek ki Nole iman gucuyle kazaniyormus :p
Nadal hak yolunu bulmali bence de :))

kirpi dedi ki...

Şimdi tek mesele ona uygun bir inanç sistemi bulmak :)

Adsız dedi ki...

Ya da Russell'in planini uygulayabiliriz :) soyle nefesi kuvvetli bi hoca isi cozebilir bence !
Neyse iyice girgira vurduk. Rafa return ve servis calismaya basliyomus hadi hayirlisi !Uygun partner araniyor :)

kirpi dedi ki...

Cübbeliyi partner olarak verirsek her iki sorunu da çözeriz :)

Ya da diğer antrenman partneri hocalar için de adayları bekliyorum :) İyi dans eden birileri olabilir mesela :P

Adsız dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
kirpi dedi ki...

@adsız

AHAHAHAHHAHAHAHAHHAHAAAHAHAHAHAAHHAHA :)

Adsız dedi ki...

Federer , Nadal'i bir grand slamde 2007 temmuzdan beri yenemiyor. Neeeeeeee :)
Hmmm RAFAntastic bi istatistik :) jokeri neden destekledigini biliyoruz canim hic kasma yalan uydurmak icin :))
Ayrica blog yazarlarindan ricam teniscilere aleni sekilde hakaret eden bu sahsin yorumlarini yayimlamamalari. Midem bulandi bazi yerleri okurken.

kirpi dedi ki...

Daha önceki bazı yorumlarını yayınlamayınca neden yayınlamadığımızı merak etmişti de kendisi. Görsün diye attım bu sefer. Sonuçta hakaret de etse yazı sahibine aittir. Yazış tarzından ne menem bir kişilik olduğu belli oluyor zaten.

Sildim gitti :)

Adsız dedi ki...

Merak edilecek birsey yok ki , hanimefendi ya da beyfendi destekledigi teniscinin tavirlarindan, sozlerinden hic nasiplenmemis. Boyle insanlar mumkunse emek harcanan hicbirseyi izlemesin. Tenis tarihinin birbirine en saygili jenerasyonuna denk gelip onlara hakaret icerikli cumleler siralamak, onlari karalamak ... Basit, hem de cok basit...

kirpi dedi ki...

Tenisçilerin durumu yine iyi, olan bana olmuş :)

Adsız dedi ki...

Rafa taraftarliginin cezasi bunlar :)) Bosverin ya normal degil kendisinin yazdiklari zaten.

kirpi dedi ki...

Biz söyledik normal olmadığını ama ah bir de kendisi anlasa.. :)

hebe dedi ki...

malum adsizin rafailli, kneedalli inanilmaz yaratici yorumlarini goremeyecek miyiz artik : (

kirpi dedi ki...

Hem onu hem de kendi yarattığı hayali arkadaşını... :(

Adsız dedi ki...

bir karar verin ama adsızın yorumlarını mı yayınlamıycaksınız yoksa hayali arkadaşı olduğunu sandığınız benim mi? bir de ikide bir "aaaa burası bir blog blog ne demektir hala öğrenemediniz tarafsız olmak zorunda değiliz" dedikten sonra her sizinle aynı fikirde olmayıp hakaretsiz yorum yazan kişileri aklınızca troll ilan edip onların yorumlarını mı yayınlamıycaksınız?? haa bir de edebi olarak hatasız yazmalıyız onu unutmuşum maazallah anlatım bozukluğu içeren cümleler de yazamayız gerçi burası bir blog kusursuz yazmak zorunda değiliz ama sizin işinize öyle geliyorsa öyle olsun :D karar verebildiniz mi bari hangisi olduğuna?? ya da karar vermenize gerek yok bununla ilgili de bir video koyun zaten bundan bahsetmiş olursunuz :D

kirpi dedi ki...

"ya da karar vermenize gerek yok bununla ilgili de bir video koyun zaten bundan bahsetmiş olursunuz :D"

Hala blog kavramını anlamamış biri ile karşı karşıyayız... Hala......

Postlarla ilgili doğru düzgün, hakaret veya seviyesizlik içermeyen bir yorum varsa alalım. Yoksa bu şekilde herkesin vakti boşa gidiyor. Ayrıca birebir aynı tarzda yazan adsız iki kişiyi ayırmak gibi bir yükümlüğüm de yok. Elli kez söyledik, illa ayırt edilmek isteyen gider bir hesap alır diye... Ama yemiyor galiba.

Sadece rahatsızlık verme amacı ile yazan bütün "malum adsız" troller aynıdır ve yorumları da yayınlanmayacaktır, evet.

Adsız dedi ki...

evet hesap almak yemiyor daha önce de yazdığım gibi maazallah kimliğim ortaya çıkar ve beni "ülke dışarı" :D ederler...diğer adsızla aynı tarzda yazdığımı iddia etmeniz de acınası biraz =) blog kavramını anlayamamış bir troll olmak hmm bir de bunu deniyim bari hayatımda :D

kirpi dedi ki...

Deneme yapmaya gerek yok, doğuştan gelen bir yetenek görüyorum....

Bir de karıştırılmamak için hesap almamanın ne gibi bir "mazereti" var acaba? :)

Adsız dedi ki...

Malum adsiz'in arkadasi herhalde bu kisi de :)) bi tanisiklik var gibi aralarinda :) vakit kaybi cidden...